NSU DAVASI SONUÇLANDI VE HUKUKİ OLARAK KAPATILDI: DAVANIN TOPLUMSAL VE SİYASİ YANSIMALARINDAN KAÇINMAK MÜMKÜN MÜ?
Yorum No : 2021 / 67
23.12.2021
6 dk okuma

İki AVİM analizimizde ayrıntılı bilgi verildiği üzere, neo-Nazi Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) terör örgütü, 2000-2007 yılları arasında Almanya’da 10 kişiyi öldürmüştü. Kurbanların 8’i, Almanya’da yaşayan üç milyondan fazla nüfusa sahip Türk toplumuna mensuptu.[1]

Hatırlanacağı üzere, Beate Zschäpe, Uwe Mundlos ve Uwe Böhnhardt Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) örgütünün ele başlarıydı. Bunlardan ikisi, Uwe Mundlos ve Uwe Böhnhardt, operasyonlar sırasında intihar etmişti. Beate Zschäpe ise, Münih Yüksek Eyalet Mahkemesi’nin 6.Ceza Dairesi’nde 6 Mayıs 2013’de NSU davası başladığında örgütün hayatta kalan tek çekirdek kadro üyesiydi. Beate Zschäpe ile birlikte, NSU üçlüsünün yakın çevresinde olduğu düşünülen ve aralarında Ralf Wohlleben ile André Eminger’in de bulunduğu 4 şüpheli suç ortağı da yargılandı. Zschäpe, on cinayet, kundakçılık, terör örgütü kurma ve terör örgütü üyeliğinden suçlandı. Aşırı sağ Alman Ulusal Demokratik Partisi’nin eski yetkilisi Ralf Wohlleben ise, 29 Kasım 2011 tarihinde bir terör örgütünü desteklemek ve altı cinayete ortaklık etmekten suçlanarak tutuklandı. Uzmanlar, André Eminger’in NSU üyesi olarak terör örgütünün yakın çevresinde yer aldığı kanaatindedir. Yaklaşık 5 yıl süren davada Münih Yüksek Eyalet Mahkemesi, 11 Haziran 2018’de kararını verdi. Beate Zschäpe, on cinayet, kırk üç kişiyi öldürmeye teşebbüs, iki ağır bombalı saldırı ve on beşi banka olmak üzere soygunlarda suç ortağı olduğu gerekçesiyle müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Ralf Wohlleben ise, cinayete yardım ve yataklık suçundan on yıl hapis cezasına mahkum edildi. O dönemde reşit olmayan Carsten Schultze, silahı ve susturucuyu NSU’ya vermekten suçlu bulundu ve üç yıl hapis cezasına çarptırıldı. Holger Gerlach, doğum belgesini ve diğer kimliğini NSU üyesi Uwe Mundlos’a vermekten üç yıl hapis cezası aldı. André Eminger ise, bir terörist gruba yardım etme suçundan sadece iki yıl altı ay hapis cezasına çarptırıldı ve mahkumiyet süresini yargılama sırasında doldurmuş olduğu için serbest bırakıldı.[2]

Almanya’nın en yüksek temyiz mercii olan Federal Adalet Mahkemesi, 19 Ağustos 2021’de Beate Zschäpe ve diğer hükümlü iki suç ortağı tarafından yapılan temyiz başvurusunu reddetmişti. Basın haberlerine göre, Almanya Federal Adalet Mahkemesi bu kere, 15 Aralık 2021’de André Eminger’in ve savcıların, cinayete teşebbüs suçu da dahil olmak üzere diğer suçlamalardan beraatını isteyen temyiz taleplerini reddetti. Böylece Federal Mahkeme, André Eminger’in 2018’de terör örgütünü destekleme suçundan aldığı iki yıl altı aylık hafifleştirilmiş hapis cezası kararını onadı. Bu kararla, Münih Mahkemesinin hükmü, tamamen hukuki açıdan bağlayıcı hale gelmiş oldu. Yüksek Mahkemenin, Münih Mahkemesinin kararında herhangi bir hukuki hata ya da boşluk bulunmadığı görüşünde olduğu ve dolayısıyla temyiz başvurusunu reddettiği anlaşılmaktadır. Bu kapsamda, nihai kararın ayrıntılı yazılı gerekçesinin 2022 Ocak ayında yayınlanmasının beklendiği bildirilmektedir.[3]

NSU neo-Nazi terör hücresinin açığa çıkmasından 10 yıl sonra, Almanya Federal Adalet Mahkemesi’nin bu kararıyla, NSU davası hukuki olarak sonuçlanmış ve tamamen kapatılmış olmaktadır.  Anılan Mahkemenin verdiği son kararın, ırkçı bir çete tarafından işlenen seri cinayetlerin niteliğini tam olarak açıklığa kavuşturmadığı gerçeğine katkıda bulunduğunu söylemek mümkündür. Ayrıca kararın, yüzde 80’i Türk toplumuna mensup kurbanların ailelerinin adalet arayışına cevap vermediği ve yargıya güveni zedelediği de bir gerçektir. [4]

Konu hakkındaki son analizimizde (aşağıdaki ikinci dipnot), Almanya’da ırkçılık ve yabancı düşmanlığının yanı sıra son zamanlarda İslamofobi’nin de artmakta olduğunu ve AVİM olarak bu gerçeği endişe verici bir gelişme olarak gördüğümüzü vurguladık. Irkçılığın ve yabancı düşmanlığının bileşiminin, “yabancı-ırkçılığı” kavramını ön plana çıkardığına ve bu yeni terminolojinin Müslüman karşıtı ırkçılığı/İslamofobi’yi de kapsadığına da dikkat çektik. NSU cinayetlerine ilişkin verilen mahkeme kararlarının bütününün, Almanya’da ırkçılık, yabancı düşmanlığı ve İslamofobi’nin hak ettiği cezayı görmediği algısını güçlendirdiğinin ve NSU örgütünün gerçek boyutlarının kasten açıklığa kavuşturulmadan bırakıldığının altını çizmemiz gerekir. Hukuki bağlamda ortaya çıkan bu ikna edici olmayan sonucun, bu cinayetlerin faillerini suça iten gerçek sebeplerin ortaya çıkartılması için siyasi ve toplumsal alanda daha fazla çaba gösterilmesini gerektirdiğini vurgulamakta yarar vardır. Bu konuda sivil toplum kuruluşlarına büyük görev düşmektedir. Bu açıdan, mahkeme kararlarının sorunu çözdüğünü düşünmek yanıltıcı olacaktır.

 

*Fotoğraf: ForeignPolicy.com

**Bu Yorum yazısının aslı İngilizce olarak kaleme alınmıştır. AVİM Stajyeri Rumeysa Tuğçe Arman makalenin tercümesine katkı sağlamıştır.

 

[1] Teoman Ertuğrul Tulun, “Far-Right Violence And Terrorism Rises In Germany: National Socialist Underground (NSU) Terrorist Group And The Murders Of Eight Turkish-German Citizens”, Center For Eurasian Studies Analysis Series (AVİM) 2019, sy 20 (26 Ağustos 2019): 8, https://doi.org/10.31219/osf.io/6pf75 , https://avim.org.tr/en/Analiz/FAR-RIGHT-VIOLENCE-AND-TERRORISM-RISES-IN-GERMANY-NATIONAL-SOCIALIST-UNDERGROUND-NSU-TERRORIST-GROUP-AND-THE-MURDERS-OF-EIGHT-TURKISH-GERMAN-CITIZENS-1 .

[2] Teoman Ertuğrul Tulun, “Germany’s Far-Right Terrorism And The Timid NSU Case Verdict”, Center For Eurasian Studies Analysis Series (AVİM) 2020, sy 26 (25 Eylül 2020): 10, https://doi.org/10.31219/osf.io/s5jm8 , https://avim.org.tr/en/Analiz/GERMANY-S-FAR-RIGHT-TERRORISM-AND-THE-TIMID-NSU-CASE-VERDICT.

[3] “Urteil gegen NSU-Helfer ist rechtskräftig”, Tagesschau, 15 Aralık 2021, blm. Innenpolitik, https://www.tagesschau.de/inland/innenpolitik/revisionsurteil-andree-nsu-103.html.

[4] Republic of Turkey Ministry of Foreign Afairs, “QA-49, 16 December 2021, Statement of the Spokesperson of the MFA, Ambassador Tanju Bilgiç in Response to a Question Regarding the Decision Taken by the German Federal Court of Appeal in the Context of the NSU Case” (Republic of Turkey Ministry of Foreign Afairs, 16 Aralık 2021), QA-49, https://www.mfa.gov.tr/sc_-49_-almanya-federal-yargitayi-nin-nsu-davasinda-aldigi-karar-hk-sc.en.mfa.


© 2009-2024 Avrasya İncelemeleri Merkezi (AVİM) Tüm Hakları Saklıdır

 



Henüz Yorum Yapılmamış.

Kaynaklar:

Analiz
Yorum
Blog
Rapor
Bülten