
2009’da Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi adıyla ortaya çıkan ve 2021’de günümüzdeki adını alan Türk Devletleri Teşkilatı (TDT)[1], Türk devletleri arasındaki iş birliğini geliştirmek; ilgili coğrafyada tarih, dil ve kültür birliğini kullanarak ekonomik, ticari, bilimsel ve teknolojik alanlar başta olmak üzere birçok alanda dayanışmayı artırmak amacıyla kurulmuştur. Kurulduğu günden itibaren etkili çalışan, zirveler düzenleyen TDT'nin bağlı kurumları da bulunmaktadır. Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY), Türk Akademisi, Türk Devletleri Parlamenter Asamblesi (TÜRKPA), Türk Kültür ve Miras Vakfı ve Türk Ticaret ve Sanayi Odası (TTSO) olmak üzere beş bağlı kurumdan bahsetmek mümkündür.[2] Her biri kendi alanında Türk dünyası ve söz konusu coğrafya için önemli kültürel, ticari, bilimsel işler yürüten bu kurumlar, Teşkilatın günümüzde önemli bir parçası haline gelmiştir. TDT'de Azerbaycan, Türkiye, Kırgızistan, Özbekistan ve Kazakistan üye devletler olarak; Macaristan, Türkmenistan ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti gözlemci devletler olarak bulunmaktadır.
İçinde bulunduğu coğrafyanın jeopolitik özellikleri ve Teşkilata üye devletlerin ortak dil, tarih ve kültür birikimi göz önünde bulundurulduğunda TDT'nin önemi daha da somut anlaşılacaktır. Uluslararası kuruluşlar; örneklere bakıldığında görülecektir ki, genellikle, birbiriyle manevi bağı bulunmayan birçok farklı devletin salt ekonomik, siyasi, ticari ya da bilimsel amaçlarla bir araya gelmesiyle oluşurlar. TDT'yi benzerlerinden ayıran ve kültür, dil ve tarih birliğinden kaynaklanan manevi unsur, onu bir bütün olarak daha güvenilir ve sağlam hale getirmektedir. Üye ve gözlemci devletler için fayda sağlayan bu manevi unsur, zaman zaman haksız bir şekilde fazlaca geniş yorumlanabilmektedir. Özellikle Türk devletleri coğrafyasının iş birliksel bir bütünlük arz etmeye başlamasından sonra ortaya atılan Pantürkizm ve Turancılık ithamları bu geniş yorumun bir örneğidir.
TDT'nin var oluşu bakımından önem arz eden kavramlardan biri de “Türk dünyası”dır. Orta Asya ve Türkiye coğrafyalarını dil bilimsel, tarihsel ve kültürel olarak bir arada tutan birikimler sayesinde oluşan bu kavram, Turancılık ve Pantürkizm iddialarının dayanağını oluşturmaktadır. Türk dünyası kavramının TDT nezdinde ve genel itibariyle ifade ettiği şey; Türk devletlerinin fiili olarak birleşmesi, tek bir devlet haline gelmesi ve yayılmacı bir politika izlemesi değildir. Bilakis Türk dünyası kavramı; bağımsız ve egemen üye devletlerin ticaret, enerji, eğitim, sanat, kültür vb. birçok alanda ortak birikimlerini kullanarak iş birliği mekanizması geliştirmelerini temsilen kullanılmaktadır. Bu durum, TDT'nin daha önce yayınlamış olduğu zirve bildirilerine ve düzenlenen çalıştaylara bakılarak kolayca anlaşılabilecektir.
TDT bağlamında kullanılan “Turan” kavramı, siyasi bir ülküden ziyade ortak bir geçmişi paylaşan halkların tarihi bağlarını ifade etmektedir. 2024 yılında dokuzuncusu düzenlenen Büyük Hun Türk Kurultayı ile bu tarihi bağlar pekişmiş, çeşitli etkinlikler ile Türk dünyası ve gelenekleri, “kardeş” tabir edilen Türk topluluklarına anımsatılmıştır. Kurultay dâhilinde sportif faaliyetlere ve eğlencelere yer verilmiş, siyasi herhangi bir imada bulunulmamıştır.[3] TDT etkinlikleri ve zirveleri tarihinde “Turan” kavramının yayılmacı veya saldırgan bir ülküye işaret edecek şekilde kullanımına rastlamak mümkün değildir.
Daha önce de bahsedildiği gibi TDT'nin varlık amacı; Türk devletlerinin siyaset, ekonomi, göç, sanat, eğitim, ticaret, tarım, uzay gibi alanlarda etkili bir iş birliği mekanizması oluşturabilmesidir. Manevi unsuru dışında herhangi bir uluslararası kuruluştan farkı olmayan bu iş birliği mekanizmasının, salt çıkarcı amaçlarla kurulmuş politik bir birlik olarak anlaşılması haksızdır. Geçmiş ve gelecek faaliyetlere bakıldığında bölge ya da dünya itibariyle tehdit oluşturacağı izlenimi veren herhangi bir etkinlik ya da açıklamaya rastlanamamakla beraber; bölgenin refahı için de 2009’dan beri aktif ve etkili şekilde çalışan bir uluslararası kuruluşa yapılan haksız ithamlar, aksine dünyanın herhangi bir yerinde ortak birikimlerine dayanarak iş birliği yoluna gitmek isteyen topluluklar için de cesaret kırıcıdır.
Sonuç olarak Türk Devletleri Teşkilatı; ortaya çıkışı, organları ve etkinlikleri ile bir uluslararası kuruluştur. Söz konusu coğrafya ve bu coğrafyada yer alan ülkeler için de Teşkilat böyle algılanmaktadır. Uluslararası alanda, ortak birikime sahip ülkelerden oluşan belli bir coğrafyada, bu ülkelerin yüksek menfaatleri için hareket eden bir uluslararası kuruluş dünya için tehdit yaratmak bir yana, ancak fayda sağlayabilecektir. TDT için siyasi olarak öngörülen Turancılık ve Pantürkizm iddiaları ise gerçeği yansıtmamakta, bölge refahını ve birliğini baltalama çabası olmaktan öteye geçememektedir.
*Resim: 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü
[1] "Türk Devletleri Teşkilatı (TDT)", Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı, Erişim Tarihi: 1 Ekim 2024, https://www.mfa.gov.tr/turk-konseyi.tr.mfa
[2] Türk Devletleri Teşkilatı ile İlişkili Kurumlar, Erişim Tarihi: 1 Ekim 2024, https://www.turkicstates.org/tr/iliskili-kurumlar
[3] “Macaristan’da 9. Büyük Hun Türk Kurultayı Görkemli Bir Törenle Başladı”, TÜRKSOY, 11 Ağustos 2024, https://www.turksoy.org/haberler/macaristanda-9-buyuk-hun-turk-kurultayi-gorkemli-bir-torenle-basladi
© 2009-2024 Avrasya İncelemeleri Merkezi (AVİM) Tüm Hakları Saklıdır
-
Sadi Çaycı - Aşırı milliyetçilik
Biz Türkler, düşünce ve ifade özgürlüğünü, buna bağlı olarak da, kültür ve sanat alanında da kurgu (fiction) ve gerçek (non-fiction) ayırımlarını gerektiği gibi değerlendiremiyor, her türlü düşünce / ifadeye, sanki gerçekmiş ve bağlayıcıymış gibi önem vererek hata ediyoruz. Hatta zaman zaman paniğe bile kapılabiliyoruz. Örnek? "Ermeni soykırımı" söylemleri. Irk, dil, din, tarih, kültür ve çıkar birliğine sahip Arap ülkelerinin bile birleşemediği bir dünyada, "Turancılık", "Pantürkizm" vb. söylemleri de sağduyulu, mantıklı değerlendirebilmeyi, düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında -terbiye ve nezaket çerçevesinde- "saygıyla" karşılamayı, fazlaca ciddiye almamayı öğrenmeliyiz.
03.10.2024
-
SURİYE TÜRKMENLERİ'NİN TÜRK DIŞ POLİTİKASINA YANSIMALARI
Selenay Erva YALÇIN 09.02.2024 -
TÜRKİYE’NİN BRICS ÜYELİĞİ BAŞVURUSU NE ANLAMA GELİYOR?
Selenay Erva YALÇIN 17.09.2024 -
TÜRK DEVLETLERİ TEŞKİLATI DEVLET BAŞKANLARI GAYRİ RESMİ ZİRVESİ VE KARABAĞ DEKLARASYONU
Selenay Erva YALÇIN 22.07.2024 -
ERMENİSTAN BATI’YA BİRAZ DAHA YAKLAŞTI: ABD-ERMENİSTAN STRATEJİK ORTAKLIK KOMİSYONU ANTLAŞMASI
Selenay Erva YALÇIN 23.01.2025 -
PAŞİNYAN’IN DAVOS AÇIKLAMALARI VE ERMENİSTAN DIŞ POLİTİKASINDA YENİ DÖNEM
Selenay Erva YALÇIN 04.02.2025
-
ORTA KORİDOR İÇİN YENİ OLANAKLAR VE GİRİŞİMLER
Gülperi GÜNGÖR 07.07.2022 -
TÜRKİYE ERMENİLERİ PATRİK SEÇİMİNE DIŞ MÜDAHALE DEVAM EDİYOR
AVİM 17.03.2017 -
TÜRKİYE-AFGANİSTAN İLİŞKİLERİNİN YÜZÜNCÜ YIL DÖNÜMÜ
Gülperi GÜNGÖR 05.03.2021 -
ERMENİSTAN İLE İMZALANAN PROTOKOLLER
Alev KILIÇ 21.10.2012 -
ABD’DE DEMOKRAT BAŞKAN ADAYI JOE BIDEN VE ULUSLARARASI POLİTİKA
Turgut Kerem TUNCEL 13.06.2020
-
THE ARMENIAN QUESTION - BASIC KNOWLEDGE AND DOCUMENTATION -
THE TRUTH WILL OUT -
RADİKAL ERMENİ UNSURLARCA GERÇEKLEŞTİRİLEN MEZALİMLER VE VANDALİZM -
PATRIOTISM PERVERTED -
MEN ARE LIKE THAT -
BAKÜ-TİFLİS-CEYHAN BORU HATTININ YAŞANAN TARİHİ -
INTERNATIONAL SCHOLARS ON THE EVENTS OF 1915 -
FAKE PHOTOS AND THE ARMENIAN PROPAGANDA -
ERMENİ PROPAGANDASI VE SAHTE RESİMLER -
A Letter From Japan - Strategically Mum: The Silence of the Armenians -
Japonya'dan Bir Mektup - Stratejik Suskunluk: Ermenilerin Sessizliği -
Anastas Mikoyan: Confessions of an Armenian Bolshevik -
Sovyet Sonrası Ukrayna’da Devlet, Toplum ve Siyaset - Değişen Dinamikler, Dönüşen Kimlikler -
Ermeni Sorunuyla İlgili İngiliz Belgeleri (1912-1923) - British Documents on Armenian Question (1912-1923) -
Turkish-Russian Academics: A Historical Study on the Caucasus -
Gürcistan'daki Müslüman Topluluklar: Azınlık Hakları, Kimlik, Siyaset -
Armenian Diaspora: Diaspora, State and the Imagination of the Republic of Armenia -
ERMENİ SORUNU - TEMEL BİLGİ VE BELGELER (2. BASKI)
-
“ERMENİ DİASPORASININ 1915 OLAYLARI BAĞLAMINDA İNCELENMESİ” BAŞLIKLI KONFERANS