ERMENİ DEVRİMCİ FEDERASYONU (EDF) BARIŞ KARŞITLIĞINA DEVAM EDİYOR
Yorum No : 2025 / 22
10.03.2025
4 dk okuma

26 Şubat’ta Ermeni Devrimci Federasyonu’nun (EDF) 35. Dünya Kongresi Erivan’da toplanmıştır.  EDF’nin en yüksek meclisi olan Dünya Kongresi’ne tüm bölgeleri ve örgütsel organları temsil eden delegeler katılmıştır. Kongre’de partinin son üç yıldaki faaliyetleri, Ermenistan’ın güvenlik durumu, dâhili ve harici sorunlar vb. konuların ele alındığı Kongre’de örgütün en yüksek yürütme organı olan ARF Bürosu seçimleri de yapılmıştır.

Kongre’nin neticesinde EDF tarafından yayınlanan bildiride dikkat çekici bazı noktalara değinmek gerekliliği ortaya çıkmıştır. [1]Bildiri “Ermenistan Devrimci Federasyonu’nun 35. Genel Kurulu, Ermenistan Cumhuriyeti ve tüm Ermeniler için ciddi jeopolitik ve iç zorluklar, Artsakh Cumhuriyeti’nin işgali, Artsakh’ta soykırım ve Ermeni devlet yapısına yönelik varoluşsal tehditlerin yaşandığı bir dönemde toplandı.” ifadeleri ile başlamaktadır. Bu noktada şunu belirtmek gerekir ki EDF’nin “Artsakh Cumhuriyeti” olarak isimlendirdiği yapı mevcudiyetini sürdürdüğü dönemde zaten hukuken Azerbaycan’a ait olan topraklar üzerinde yer almaktaydı ve sözde cumhuriyetin varlığı zaten uluslararası toplum tarafından Ermenistan işgali olarak görülüyordu. II. Karabağ Savaşı sonrasında Azerbaycan hâlihazırda işgal altında olan bölgede kazandığı zaferle hâkimiyetini yeniden tesis etmiş ve Azerbaycan’ın zaferi neticesinde sözde cumhuriyet kendini lağvetmiştir. Söz konusu durum hem Ermenistan hem de uluslararası kamuoyu tarafından tanınarak Ermenistan ve Azerbaycan arasında barış görüşmelerine başlanmıştır.  Dolayısıyla EDF’nin “Artsakh Cumhuriyeti’nin işgali” olarak belirttiği ifade ile ne söylemek istediği anlaşılamamaktadır.

Söz konusu bildirinin bazı maddeleri incelendiğinde ise:

1. maddenin “Ermeni devlet yapısını güçlendirmek, toprak bütünlüğünü ve egemenliğini yeniden sağlamak ve Bağımsızlık Bildirgesi'nin ruhuna ve lafzına uygun demokratik ve sosyal bir hukuk devleti kurmak.”  olduğu görülmektedir. Daha önceki yazılarımızda defaatle belirttiğimiz üzere, Bağımsızlık Bildirgesi’nin içeriğinde Karabağ’ın Ermenistan ile birleştirilmesi ve asılsız soykırım iddialarının dünyaya tanıtılması gibi amaçlar yer almaktadır.[2] Ermenistan ve Azerbaycan imzalanması beklenen barış anlaşması için görüşmeler yaparken, Türkiye ve Ermenistan’da normalleşme süreci için çalışmalar yaparken Bağımsızlık Bildirgesi’nin gündeme getirilmesinin dahi bölgede oluşturulmaya çalışılan barış ve güven ortamına zarar vereceği aşikârdır.  Zira Ermenistan da Bağımsızlık Bildirgesi’ne atıfta bulunan Anayasası’nı değiştirmeye yönelik çalışmalara başlamıştır.

Bildirinin ikinci 2. maddesi ise: “Artsakh'ın kurtuluş gündemi etrafında ulusal birlik,  Artsakh Ermenilerinin toplu geri dönüşü için uluslararası hukuki ve siyasi garantilerin uygulanması ve diğer temel hakların gerçekleştirilmesi” şeklindedir. Yukarıda açıklandığı üzere Karabağ uluslararası alanda Azerbaycan toprağı olarak tanınmıştır. O sebeple bildiride bulunan “Artsakh'ın kurtuluş gündemi etrafında ulusal birlik”  ifadesi açıkça başka bir ülkeye mensup olan topraklarda hak iddia etmektir ki bu durum uluslararası hukuk ilkelerine tamamiyle aykırıdır.

Türkiye’yi yakından ilgilendiren 4. maddede ise “Ermeni Soykırımı'nın uluslararası alanda tanınması ve tazmin edilmesi için çaba sarf etmek.” İfadesi yer almaktadır. Türkiye ve Ermenistan’ın normalleşme görüşmeleri yaptığı günlerde EDF’nin asılsız bir iddiayı kendine amaç edinerek bunun uluslararası alanda tanınması için çaba göstereceğini ifade etmesi en iyi ihtimalle barış karşıtlığıdır.  

Sonuç olarak, EDF’nin Türkiye ve Azerbaycan’a karşı tutumu bilinmekle beraber siyasi partilerin hedef belirlerken ülke çıkarlarını önde bulundurarak hareket etmeleri beklenir. Ermenistan’ın, Karabağ Savaşı sonrası işgalin sona erdiği ve komşusu Türkiye ile kapalı olan sınırların açılması görüşmelerinin gündemde olduğu bir ortamda söz konusu bildirideki maddelerin bölgede barış ve refaha ulaşmak için bir adım değil de hükümete muhalefet etmek, Türk karşıtlığını beslemek, Türkiye - Ermenistan ilişkilerinin normalleşmesi ve Azerbaycan - Ermenistan barış anlaşmasının engellenmesi amacını taşıdığı açıktır.

 


[1] “ARF 35th World Congress Statement”, Oragark, 3 Mart 2025,  https://www.oragark.com/arf-35th-world-congress-statement/.

[2]Tuğçe Tecimer, “Azerbaycan Ermenistan Barışının Önündeki Engeller”, AVİM,  23 Temmuz 2024, https://avim.org.tr/tr/Yorum/AZERBAYCAN-ERMENISTAN-BARISININ-ONUNDEKI-ENGELLER.


© 2009-2025 Avrasya İncelemeleri Merkezi (AVİM) Tüm Hakları Saklıdır

 



Henüz Yorum Yapılmamış.