
2017 Aralık ayında, “Ararat Illusion” başlıklı kitabın tahlilini sayfamızda yayınlamıştık. Kitap, 1973 yılında Los Angeles’ın Santa Barbara kentinde yaşlı bir Ermeni olan Yanikian’ın Türk diplomatları Başkonsolos Mehmet Baydar ve Konsolos Bahadır Demir’i katletmesinden esinlendiği anlaşılan bir başka Ermeni’nin, Antranik isimli bir terör örgütünün kisvesi altında, Amerika Birleşik Devletleri’nde federal hükümet çalışanlarına karşı yürüttüğü eylemleri ve işlediği cinayetleri konu alan bir romandır. Romanda tarihin tekerrür ettiğinden ve Ermeni teröristlerin aslında Türklere ve Türkiye’ye karşı adeta bir kan davası güttüklerinden ve intikam saikıyla hareket ettiklerinden bahsedilmektedir.
Romanın yazarı Santa Barbara’da katledilen iki Türk diplomatının katili Yanikian’ın yargılandığı davanın savcısı olan David Minier’dir. Yazarın iki Türk diplomatının katledilmesinden çok etkilendiği, bu olayın kendisi için travmatik bir hadise teşkil ettiği anlaşılmaktadır.
Romanın yazarı savcı Minier, geçenlerde Armenian News Network/Groong’un alıntıladığı bir yazısında o zaman savcı olarak vermiş olduğu karardan pişmanlık duyduğunu, çünkü Yanikian’ın verdiği ifadeden sonra salonda bulunan bir dizi “soykırım mağduru” Ermeni’yi tanık olarak dinletmemiş olduğunu, zira savcı olarak görevinin katil Yanikian’ı mahkum ettirmek noktası üzerinde yoğunlaştığını, avukatlarının talebine uyarak sözde soykırım mağduru Ermenilerin tanık olarak dinletilmesi halinde, tıpkı 1921 yılında Talat Paşa’nın katili Tehlirian’ı beraat ettiren jüri gibi Yanikian davasını yürüten mahkemenin jürisinde de beraat kararı vermesinden çekindiğini, oysa görevinin Yanikian’ın gerekli cezayı almasını sağlamak olduğunu düşündüğünü ve şimdi bundan derin üzüntü duyduğunu belirtmektedir.
Savcı Minier, şayet aksi yönde davransaydı, Türk hükümetinin şimdiye kadar öne süregeldiği “soykırım konusunda bir mahkeme kararı olmadığı, dolayısıyla 1915 olaylarının soykırım sayılamayacağı tezinin ortadan kalkmış olacağını kaydetmektedir. Savcı Minier, bu tutumundan dolayı pişman olduğunu ve Yanikian’ın avukatlarının sözde Ermeni soykırımı tanıklarını dinletmesi gerektiği yönündeki sözlerini unutamadığını kaydetmektedir. Savcı Minier, yazısında Türkiye’nin inkârcı tutumuna rağmen Ermenilere karşı bir soykırım işlenmiş olduğuna dair pek çok tarihi delilin ortada olduğunu, nitekim ABD’nin 48 eyaleti ve dünyada en azından 25 ülkenin sözde soykırımı tanıdığını ve kınadığını belirterek yazısına son vermektedir.
Artık hangi nedenlerle olduğu bilinmez, eski savcı Minier’nin tutum değiştirdiği ve Santa Barbara’daki mahkeme sırasında izlediği son derece sağlıklı ve hukuka uygun tutuma esef ettiği görülmektedir. Adı geçen böylece saygın bir hukukçu olarak sahip olduğu parlak geçmişe gölge düşürecek bir tutum içine girmektedir. Ve hiç şüphesiz hata yapmaktadır.
En azından aşağıdaki iki sorunun hukuka uygun ve tarafsız bir şekilde cevaplandırılması gerekir:
Berlin’deki mahkemede,
- Tehlirian'ın ifadesini takiben, jüri iki saatten az bir süre içinde adı geçenin beraatına karar vermişken neden Yanikian jürisi, hem de gözyaşlarına boğulmuşken, Yanikian'ı beraat ettirmedi? Dünyadaki hukuk anlayışının ve pratiğinin aradan geçen 52 yıl içinde ilerlemiş ve gelişmiş olmasının bunda payı olabilir mi?
- Minier bir "tanıklar resmigeçidi" yaptırmadığından pişman görünüyor. Ne olduğu belirsiz birtakım insanları tanık olarak dinletip, tanıkların önyargıyla, kin ve nefretle verecekleri ifadelerden sonra Yanikian beraat etmiş olsa bugün acaba Minier nasıl hissederdi? Yoksa yazısının tam tersini mi yazmak durumunda kalırdı?
Bizce Minier bu soruları vicdanına danışmalı ve modaya uyup "soykırım kervanı"ına katılmadı diye boşu boşuna kendini üzmemelidir. Sonuç olarak, Yanikian duruşmasının savcısı olarak görevini doğru olarak yerine getirmiş ve adaletin tecelli etmesini sağlamıştır. Nitekim sadece hukukçu kimliğini değil, aynı zamanda sağ duyusunu ortaya koyduğu “Ararat Illusion” isimli kitabı da Minier’in bu özelliklerinin tam bir yansımasıdır. Burada kısaca belirtilmesi gereken, şimdi artık emekli olarak köşesine çekilmiş olan David Minier’nin bir açıklaması zor yersiz duygularla – Ermeni baskısı gözardı edilemez – ardında bıraktığı hukuk kariyerine gölge düşürecek bu tür davranışlardan kaçınmasının tutarlı bir davranış olacağı hususudur.
Fotoğraftakiler: (Soldan sağa) Savcı James Lindsay, sanık Gourgen Yanikian, Bölge Savcısı David Minier, Savcı Vasken Minasian, 1972. (fresnobee.com)
© 2009-2025 Avrasya İncelemeleri Merkezi (AVİM) Tüm Hakları Saklıdır
-
Önder Özar - Savcı David Minier
Büyük olasılıkla, öldürülme korkusuyla bu U dönüşünü yapmıştır. 04.02.2018
-
SENATÖR MENENDEZ’İN BELİRLİ ZAMAN ARALIKLARIYLA ÇIKAN YOLSUZLUK SKANDALLARINA YENİLERİ EKLENİR Mİ?
Hazel ÇAĞAN ELBİR 08.01.2024 -
AVRUPA PARLAMENTOSU’NDAN İŞGAL ALTINDAKİ DAĞLIK KARABAĞ’DAKİ SÖZDE DEVLETE ZİYARET
Hazel ÇAĞAN ELBİR 15.10.2018 -
AVRUPA’NIN AŞIRI SAĞ HARİTASI: ZENOFOBİ, İSLAMOFOBİ VE TÜRKOFOBİ
Hazel ÇAĞAN ELBİR 14.06.2016 -
AB GÖZLEMCİ HEYETİ NE KADAR ADİL “GÖZLEMLİYOR”?
Hazel ÇAĞAN ELBİR 19.04.2024 -
TERÖRİSTLERİN KAHRAMANLAŞTIRILMASI ÇAĞI
Hazel ÇAĞAN ELBİR 03.03.2016
-
BATI BASININDAKİ TARAFLI TUTUMA RAĞMEN DAĞLIK KARABAĞ’I ANLAMAK
Tutku DİLAVER 06.01.2021 -
“ERMENİSTAN-TÜRKİYE NORMALLEŞME PROGRAMI” VE İKİNCİL DİPLOMASİ ÇABALARINA GENEL BİR BAKIŞ
Aslan Yavuz ŞİR 02.06.2017 -
FRANSIZ ERMENI LOBİSİ DESTEKÇİSİ YOLSUZLUKDAN HÜKÜM GİYDİ
Maxime GAUIN 22.10.2015 -
AVRUPA PARLAMENTOSU’NDAN İŞGAL ALTINDAKİ DAĞLIK KARABAĞ’DAKİ SÖZDE DEVLETE ZİYARET
Hazel ÇAĞAN ELBİR 15.10.2018 -
IRKÇILIK KARŞITI GRUBUN EŞ BAŞKANLIĞINA KURZ GETİRİLDİ
Hazel ÇAĞAN ELBİR 19.01.2022
-
THE ARMENIAN QUESTION - BASIC KNOWLEDGE AND DOCUMENTATION -
THE TRUTH WILL OUT -
RADİKAL ERMENİ UNSURLARCA GERÇEKLEŞTİRİLEN MEZALİMLER VE VANDALİZM -
PATRIOTISM PERVERTED -
MEN ARE LIKE THAT -
BAKÜ-TİFLİS-CEYHAN BORU HATTININ YAŞANAN TARİHİ -
INTERNATIONAL SCHOLARS ON THE EVENTS OF 1915 -
FAKE PHOTOS AND THE ARMENIAN PROPAGANDA -
ERMENİ PROPAGANDASI VE SAHTE RESİMLER -
A Letter From Japan - Strategically Mum: The Silence of the Armenians -
Japonya'dan Bir Mektup - Stratejik Suskunluk: Ermenilerin Sessizliği -
Anastas Mikoyan: Confessions of an Armenian Bolshevik -
Sovyet Sonrası Ukrayna’da Devlet, Toplum ve Siyaset - Değişen Dinamikler, Dönüşen Kimlikler -
Ermeni Sorunuyla İlgili İngiliz Belgeleri (1912-1923) - British Documents on Armenian Question (1912-1923) -
Turkish-Russian Academics: A Historical Study on the Caucasus -
Gürcistan'daki Müslüman Topluluklar: Azınlık Hakları, Kimlik, Siyaset -
Armenian Diaspora: Diaspora, State and the Imagination of the Republic of Armenia -
ERMENİ SORUNU - TEMEL BİLGİ VE BELGELER (2. BASKI)
-
“ZİYA GÖKALP VE TURAN DÜŞÜNCESİ” BAŞLIKLI KONFERANS