ERMENİSTAN CUMHURBAŞKANININ AVRUPA KONSEYİ PARLAMENTERLER MECLİSİNDEKİ KONUŞMASI
Yorum No : 2018 / 9
02.02.2018
5 dk okuma

Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan, 25 Ocak’ta Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) oturumuna katılarak bir konuşma yapmıştır. Sarkisyan’ın konuşması, Türkiye-Ermenistan ilişkileri ve Dağlık Karabağ sorununun çözümü gibi konuları içerirken, Ermenistan’ın geleneksel siyasetinin dinamikleri bir kez daha gözler önüne serilmiştir.[1]

Sarkisyan, konuşmasında Dağlık Karabağ sorunu ile ilgili bazı açıklamalar yapmış ve çözüm zamanının geldiğini ifade etmiştir.  Ancak, Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünün ihlal edildiğini göz ardı eden tutumunu da sürdürerek, AKPM’nin Ermenistan’ın lehine devam eden bu hukuksuz işgale destek olmasını isteyebilmiştir.[2]

Konuşmanın ardından soru-cevap kısmında ise Azerbaycanlı parlamenter Samad Seyidov, Sarkisyan’a Hocalı’yı hatırlatarak, bu konuya konuşmasında hiç yer vermemiş olduğuna dikkat çekmiştir. Sarkiyan, Seyidov’un bu sözlerine karşılık olarak “Azerbaycan’da Ermenistan’ın sahip olduğu her şeye sahip olmayı istemek gibi bir eğilim olduğunu düşündüğünü” söylemiştir. Sarkisyan, “hiç gerçekleşmeyen ve asla Ermeniler tarafından yapılmamış bir şeyin neden 'soykırım' olarak adlandırılmaya çalışıldığını” sorarak konuşmasını bitirmiştir.[3] Sarkisyan’ın bu cevabı, Ermenistan’ın Dağlık Karabağ sorununun çözümüne ilişkin tavrının nasıl yapıcı olmaktan uzak olduğunu göstermenin yanı sıra, Ermenistan’ı yönetenlerin kendi yararına olmayan bütün konuları yok saymayı ve inkâr etmeyi seçtiğini göstermektedir.

Azerbaycan tarafından soykırım olarak adlandırılan Hocalı katliamı Azerbaycan tarihindeki en büyük trajedilerden biridir. 25 Şubat’ı 26 Şubata bağlayan gece Ermeni kuvvetlerinin Azerbaycan’ın Hocalı köyüne düzenlediği saldırı sonucu 83’ü çocuk 613 Azerbaycanlı sivil ölmüş, 487 kişi de ağır yaralanmıştır. AKPM’deki konuşmasında kendisinin de “Dağlık Karabağlıların mücadelesinde” yer aldığını söyleyen Sarkisyan 1989-1993 yılları arasında Dağlık Karabağ Savunma Ordusunun komutanlığını yapmıştır.[4] Hocalı katliamının gerçekleştiği 1994 yılında ise Sarkisyan Ermenistan Savunma Bakanı olarak görev yapmaktaydı. İnsan Hakları İzleme Örgütü tarafından Dağlık Karabağ hakkında hazırlanan rapora göre Ermeni ve Rus milislerinin katliamdaki rolü açıkça koyulmaktadır.[5] Diğer yandan, daha önce pek çok kez atıf yapılan bir kaynak olan Thomas de Waal’ün Sarkisyan ile ropörtajı Sarkisyan’ın Hocalı katliamı hakkındaki fikirlerini gözler önüne sermiştir. Sarkisyan Hocalı’da Azerbaycanlı sivillerin katledilmesinin ardında Ermeni milislerinin olduğunu inkâr etmemektedir. Aksine, Hocalı’da yaptıkları katliamın Azerbaycanlılara Ermenistan’ın Dağlık Karabağ konusunda ne kadar ciddi olduklarını gösterebilmek açısından için iyi bir örnek olduğunu söylemiştir. Tüm bu bilgiler ışığında Sarkisyan’ın AKPM’de sarf ettiği ve sorunun çözümü için zamanın geldiği yönündeki sözleri inandırıcı olmaktan uzaktır. Açıkçası Sarkisyan, Hocalı katliamındaki şahsi sorumluluğunun üstünü örtmek ve bu katliamı ve devam eden işgali uluslararası kamuoyu önünde meşru hale getirme çabasını sürdürmektedir.

Sarkisyan, Azerbaycan temsilci heyeti başkanının soykırım iddiasına cevaben hiçbir uluslararası örgütün ve BM’nin Hocalı da katliam yapıldığına dair bir kararı olmadığını belirtmiştir. Oysa BM’nin Dağlık Karabağ savaşı sırasında aldığı 822, 853, 874 ve 884 sayılı kararları, Ermenistan’ın ve Ermeni güçlerinin bilfiil saldırgan taraf olduğunu ve işgalci konumunu birçok defa teyit etmiştir.[6] Bu BM kararlarına rağmen Ermenistan, Azerbaycan topraklarına yönelik saldırılarını sürdürmüş, sivillere zarar vermiş, yerlerinden etmiş ve bugüne kadar da Dağlık Karabağ ve etrafındaki 7 rayonda süregiden işgaline devam etmiştir. Sarkisyan’ın belirttiğinin aksine, Dağlık Karabağ savaşı sırasında Azerbaycanlıların maruz kaldığı şartlar, savaş koşullarının da ötesine geçmiştir. Tam da bu noktada Serj Sarkisyan’ın, kendisinin bizzat sorumluluğu bulunan, tüm dünyanın gözlerin önünden gerçekleşen ve tüm kanıtları ile belgelenmiş bu katliama ilişkin yorum yapmaktan kaçınırken, 100 yıl önce yaşandığı iddia edilen ve hakkında hiçbir belge, fail ya da kanıt bugüne kadar sunulamamış 1915 olaylarına dair asılsız iddialarını sürdürebilmektedir. Bu durum, Ermenistan’ı yöneten liderlerin bu çifte standartlı tavırlarının aslında nasıl Ermenistan devlet politikası haline getirildiğini de göstermektedir. Ermenistan’ın, bizzat kendileri insanlığa karşı suç işlemiş bu liderlerin yönetiminde barışçıl çözümler bulabilmesi mümkün görünmemektedir.

 

 


[1] "Karabakh Conflict Resolution, End to Turkey Protocols Focus of Sarkisian's PACE Speech." Asbarez.com. January 25, 2018. http://asbarez.com/170020/karabakh-conflict-resolution-end-to-turkey-protocols-focus-of-sarkisians-pace-speech/.

[2] "Sarkisian Blasts Baku on Distorting Facts Surrounding Khojaly Events." Asbarez.com. January 25, 2018. http://asbarez.com/170028/sarkisian-blasts-baku-on-distorting-facts-surrounding-khojaly-events/.

[3]İbid.

[4] "The President of the Republic of Armenia" Serzh Sargsyan the President of the Republic of Armenia - The President - The President of the Republic of Armenia [the official site].

 http://www.president.am/en/serzh-sargsyan/.

[5] Azerbaijan. Report. Human Rights Watch. 1994.. https://www.hrw.org/sites/default/files/reports/AZER%20Conflict%20in%20N-K%20Dec94.pdf.

[6] UN Security Council, Resolutions of 822,853,874 and 884. http://www.un.org/Docs/scres/1993/scres93.htm


© 2009-2024 Avrasya İncelemeleri Merkezi (AVİM) Tüm Hakları Saklıdır

 



Henüz Yorum Yapılmamış.

Kaynaklar:

Analiz
Yorum
Blog
Rapor
Bülten