SLOVENYA’NIN BATI BALKANLAR AÇILIMI - 19 Nisan 2010
Paylaş :
PDF İndir :

12.04.2009


Erhan Türbedar, TEPAV Dış Politika Analisti
Yeni Balkan, 19 Nisan 2010
Slovenya Batı Balkan ülkelerine yönelik bir açılım arayışı içindedir. Bölge ülkeleriyle önemli tarihi, ekonomik ve siyasi ilişkilere sahip olan Slovenya, bir taraftan bölgedeki siyasi ve ekonomik etkinliğini daha fazla artırmaya, diğer taraftan bölgede var olan sorunlara karşı çözüm üretmeye çalışıyor. Kimilerine göre ise Slovenya Batı Balkanlarla ilişkilerde adeta Brüksel adına hareket edebilmenin arayışı içindedir.

Yaklaşık 1,5 yıl önce göreve başlayan Slovenya’nın mevcut hükümeti, bir bölge olarak Batı Balkanlar’ın Sloven dış politikasında öncellikli bir konuma sahip olacağını duyurmuştu. Bu çerçevede 12 Mart 2010 tarihinde daha somut bir adım atan Slovenya hükümeti, Batı Balkan ülkeleriyle ilişkilerin güçlendirmesini amaçlayan bir deklarasyon kabul etti. Sloven medyasının aktardığına göre, söz konusu deklarasyon, Slovenya’nın Batı Balkan ülkelerine yönelik neler yapması gerektiğine dair birtakım görüşler içeriyor. Deklarasyonda aynı zamanda, bir Batı Balkanlar Özel Kurulu’nun oluşturulması da öngörüyor. Bu kurul, bölgedeki sorunlara çözüm üretme ve bölgeye yönelik ekonomik açılımın tasarlanmasından sorumlu olacak.

Batı Balkanlar açılımı kapsamında 20 Mart 2010 tarihinde Slovenya bir Batı Balkan konferansına ev sahipliği yaptı. Bu konferansla, 18 yıllık bir aradan sonra bölgedeki bütün ülkelerin en üst düzey temsilcilerinin bir araya getirilmesi amaçlandı. Bu aralar ise Slovenya, Avrupa Birliği ile Batı Balkanlar arasında yakında imzalanması öngörülen “Ulaştırma Topluluğu Anlaşması”nın sekretaryasına ev sahipliği yapmak için lobilerini sürdürüyor.

Slovenya’nın Batı Balkanlar’a yönelik artan ilgisini ekonomik ve siyasi gerekçelerle açıklamak mümkündür. Sloven yetkililere göre, 2009’un sonu itibariyle Slovenya’nın Batı Balkanlar’daki doğrudan yabancı yatırımların toplam değeri yaklaşık 9 milyar Avro, Batı Balkanlar’la dış ticaret hacmi ise 6 milyar Avrodur. Slovenya toplam ihracatının yüzde 17’sini Batı Balkan ülkeleriyle gerçekleştiriyor. Şimdi de Slovenya bölgedeki ekonomik kazanımlarını daha yüksek seviyelere çıkartmaya çalışıyor.

Siyasi nedenlere gelince, Batı Balkanlarla sahip olduğu tarihi ilişkilerden hareketle, kendini bir “Batı Balkan uzmanı” olarak algılayan Slovenya, bölgede daha büyük rol oynama çabası içindedir. Son dönemde ise Avrupa Birliği ve ABD yetkililerin, Batı Balkanlar’a yönelik ziyaretlerine başlamadan önce Slovenya’ya uğramakta oldukları dikkat çekiyor. Örneğin, 17-19 Şubat 2010’da Batı Balkanları ziyaret eden AB Dışişleri Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton, Slovenya’ya uğradıktan sonra bölgeye ziyaretini başlattı. Benzer şekilde Nisan 2010’un ilk haftasında Bosna-Hersek, Sırbistan ve Kosova’yı ziyaret eden ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı James Steinberg ve İspanya Dışişleri Bakanı Miguel Angel Moratinos da ilk durak olarak önce Slovenya’ya uğramış, ondan sonra bölgeye yönelik ziyaretlerini başlatmıştır. Bu yöndeki gelişmeler, Vaşington ve Brüksel’in Slovenya’yı Batı Balkanlar’ın önemli bir aktörü olarak algılandığına işaret ediyor.

Türkiye’ye gerçekleştirdiği resmi ziyaret çerçevesinde 8 Nisan 2010’da Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı-TEPAV’da bir toplantıya katılan Slovenya Dışişleri Bakanı Samuel Zbogar, yaptığı konuşmada ülkesinin Batı Balkanlar’da istikrarın sağlanması doğrultusunda çabalar sarf ettiğini belirti. Zbogar Batı Balkanlar’daki istikrarın yeniden bozulma yoluna girdiğini ve bölgeye yönelik acilen bir şeyler yapmak gerektiğini söyledi. Bosna-Hersek’teki iç siyasi gelişmeleri, Makedonya ile Yunanistan arasında yaşanan isim sorununu ve Sırbistan ile Kosova arasında var olan sıkıntıların yakından izlenmesi gerektiğinin altını çizen Zbogar, bölgenin istikrarlı kalabilmesi için, Batı Balkan ülkelerinin Avrupa Birliği’ne üyelik perspektiflerinin canlı tutulmasının önemli olduğunu ifade etti.

Slovenya Dışişleri Bakanı Samuel Zbogar’ın 8 Nisan 2010 tarihinde Ankara’ya gerçekleştirdiği çalışma ziyaretinin de odağında Batı Balkanlar vardı. Türkiye’nin üst düzey yetkilileriyle bir araya gelen Zbogar, Ankara’dan, Türkiye ve Slovenya’nın Batı Balkanlar’da ayrı ayrı ve birlikte yapabilecekleri çok şeyin olduğu mesajıyla ayrıldı.




Henüz Yorum Yapılmamış.