AB’NİN POLİTİKASI PAŞİNYAN’IN TUTUMU İLE ÖRTÜŞMEYE BAŞLADI
Yorum No : 2024 / 21
07.05.2024
5 dk okuma

Üst düzey bir Avrupa Birliği (AB) diplomatı 11 Nisan’da yaptığı açıklamada Ermenistan ve Azerbaycan arasında bir barış anlaşmasına, sınırların belirlenmesine ve ulaşım bağlantılarının açılmasına yol açacak “gerçek, önemli müzakereler” görmek istediğini söylemiştir.

AB’nin Güney Kafkasya ve Gürcistan’daki krizden sorumlu özel temsilcisi Toivo Klaar RFE/RL’ye verdiği demeçte koşullar uygun olduğu takdirde Azerbaycan ve Ermenistan’ın barış sürecinde daha hızlı ilerleyebileceğini belirtmiş, AB’nin Ermenistan-Türkiye normalleşme sürecini desteklediğini ve iki ülkenin özel temsilcilerinin yakın gelecekte yeniden bir araya gelmesini umduğunu ifade etmiştir[1]. “Eğer siyasi irade ve kararlılık varsa olumlu bir sonuca varmak o kadar da uzun sürmemeli. Biz de Azerbaycan ve Ermenistan’la birlikte, bulunduğumuz noktadan olumlu bir sonuca ulaşmak için çalışmak istiyoruz.” demiştir. Klaar, Ermenistan Parlamentosu Başkan Yardımcısı ve Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin normalleşmesi sürecinde Ermenistan’ın özel temsilcisi Ruben Rubinyan ve Türkiye’nin özel temsilcisi Serdar Kılıç ile yaptığı görüşmelerde, her iki tarafın da bu konuda ilerleme kaydedilmesi konusunda istekli olduğunu duyduğunu vurgulamıştır. AB’nin de bunu kesinlikle desteklediğini sözlerine ekleyen Klaar, bu nedenle bu sürecin yakın gelecekte gerçekten ilerlemesini ve Türkiye, Ermenistan ve bölge için sonuç vermesini umduğunu belirtmiştir.

Türk ve Ermeni özel temsilcileri, sonuncusu Temmuz 2022’de Viyana’da olmak üzere, Türkiye – Ermenistan ilişkilerinin normalleştirilmesi konusunda dört resmi görüşme gerçekleştirmiştir. Bu toplantıda taraflar, Türkiye – Ermenistan kara sınırının mümkün olan en kısa sürede üçüncü ülke vatandaşlarına açılması konusunda mutabık kalmışlardı. Ancak bu sınır bu süre zarfında sadece bir kez, Ermenistan hükümetinin geçen yıl Türkiye’de meydana gelen yıkıcı depremin kurbanlarına insani yardım gönderdiği kamyonlar için açılmıştır. 

Klaar, Brüksel’in Türkiye-Ermenistan normalleşme sürecini desteklediğini ve normalleşme görüşmeleri için Erivan ve Ankara tarafından atanan özel temsilcilerin yakında bir araya gelmesini umduğunu da sözlerine eklemiştir.

Bu sözler, Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan’ın temennileri ile uyumluluk göstermektedir. Türkiye ile daha önceki Ermenistan yönetimine göre nispeten ılımlı bir yaklaşım içinde bulunan Ermenistan Başbakanı Paşinyan’ın bir süre önce aydınlığa kavuşmasını istediği, Fanatik Ermenilerin öne sürdüğü “1,5 milyon Ermeni”nin kimliklerinin açıklanmasını talep etmesi de bir diğer önemli gelişmedir. Başbakan Paşinyan ve taraftarlarının bu talebi, muhalifler arasında rahatsızlık yaratmıştır[2].

AB temsilcisi Toivo Klaar ve Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan’ın açıklamaları birbiriyle paralellik göstermekle birlikte, Ermenistan’da muhalefeti temsil eden siyasi partiler, kilise ve diaspora Ermenileri bakımından rahatsız edici bir noktadadır. Başbakan Paşinyan’ın 24 Nisan’da yayınladığı mesaj muhalefetteki rahatsızlığı daha da körüklemiştir[3]. 24 Nisan’daki sözleri, “dengesiz ruh halini yansıtan kafa karıştırıcı kelimelerle dolu” olarak tanımlanmış, “soykırım” yerine 11 kez Meds Yeghern (Büyük Felaket) demesi bazı kesimlerde büyük bir hayal kırıklığı olarak karşılık bulmuştur. 

30 Nisan 2024 tarihinde, The Armenian Weekly yazarı Harout Sassounian’ın Başbakan Paşinyan’a yönelik zehir zemberek sözleri ve Paşinyan’ın “köklü değişiklik önerileri” sonrasındaki “soykırım” iddiaları üzerine inşa edilmiş “Ermeni kimliği”nin yara alması kaygısı açık bir şekilde görülmektedir. Sassounian’ın kaygısı sadece Paşinyan’ın önerileri üzerine değildir, rahatsız olduğu nokta, Ermenistan’ın olur da “Türkiye ve Azerbaycan’la aynı noktada buluşur mu?” endişesidir. Bu bir niyet okuma değildir. Sassounian bu endişesini kendisi dile getirmiştir. Ermeni kimliğinin, “bölgesel sorunlar”, “düşmanlık” ve “soykırım” temeline oturtulmasının zedelenmesinden rahatsız olduğunu açık bir şekilde kaleme almıştır[4]

“Ermenistan Anayasası”, “Bağımsızlık bildirgesi”, “Ermenistan milli marşı”, “Ermenistan Devlet Arması”, “düşmanlık" ve “soykırım” anahtar kelimeleri üzerine ayrı ayrı detaylı analizler yapılabilir ve hatta yapılmalıdır. Çünkü söz konusu anahtar sözcükler, bölgesel istikrar ve barış çabaları için atılması gereken önemli adımlardır. Bu kadar açık bir şekilde ifade edilmemiş olsa da, AB Güney Kafkasya ve Gürcistan’daki krizden sorumlu özel temsilcisi Toivo Klaar da bölgesel gelişimin istenen ve beklenen bir gelişme olduğunu belirtmiştir. Yeri gelmişken söylemekte yarar vardır. Bölgesel işbirliği, barış ve istikrarın bazı bölge dışı aktörler bakımından rahatsızlık verici olduğu da görülmektedir. 

 

[1] “Toivo Klaar hopes Armenia, Turkey special representatives on normalization of bilateral relations will meet soon,” News AM, news.am, 11 Nisan 2024, https://news.am/eng/news/817273.html.

[2] “Pashinyan ally calls to ‘verify’ number of Armenian genocide victims,” Civil Net, civil.net, 16 Nisan 2024, https://www.civilnet.am/en/news/772023/pashinyan-ally-calls-to-verify-number-of-armenian-genocide-victims/.

[3] “Prime Minister Nikol Pashinyan’s message on the occasion of the 109th anniversary of the Armenian Genocide”, The Prime Minister of the Republic of Armenia, https://www.primeminister.am/en/statements-and-messages/item/2024/04/24/Nikol-Pashinyan-April-24/.

[4] “Pashinyan Falsely Blames Armenian’s Problems on Trauma from the 1915 Genocide,” The Armenian Weekly, 30 Nisan 2024, https://armenianweekly.com/2024/04/30/pashinyan-falsely-blames-armenias-problems-on-trauma-from-the-1915-genocide/.


© 2009-2024 Avrasya İncelemeleri Merkezi (AVİM) Tüm Hakları Saklıdır

 



Henüz Yorum Yapılmamış.

Kaynaklar:

Analiz
Yorum
Blog
Rapor
Bülten