19.12.2013 SETimes Bulgaristan'daki Suriyeli mülteciler ve Ortadoğu ve Kuzey Afrika'dan gelen göçmenlere karşı yapılan saldırıların artmasından endişelenen uluslararası kuruluşlar, yetkililerden 'yabancı düşmanlığı ve ırkçı şiddetin hoşgörülmeyeceği konusunda açık bir tavır sergilemelerini'' istedi. Uluslararası Af örgütü, Sofya'da iki Suriyeli'nin dövülmesi olayı sonrasında yaptığı açıklamada "Mülteciler ve göçmenler başka bir taciz veya vahşet olayına karşı korunmalıdır'' görüşünü savundu. Bulgaristan Başbakanı Plamen Oresharski ve Cumhurbaşkanı Rossen Plevneliev hoşgörü çağrısı yaptı ve yabancı düşmanlığı ile sözde-milliyetçiliğe karşı uyarıda bulundu. Oresharski ve Plevneliev yaptıkları ortak açıklamada "Son zamanlarda düşmanlığın körükleyen ve tüm mültecilerin ülke dışına gönderilmesine yönelik çağrıların yanı sıra endişe uyandırıcı ve suç teşkil eden bir takım saldırı olaylarına şahit olduk. Birbirinden farklı olan insanlara karşı düşmanlık aşılamak ve hoşgörüsüzlük sergilemek ve birbirilerine karşı çıkmalarını sağlamaya çalışmak oldukça tehlikeli ve kabul edilemez bir durum ve kesinlikle son bulmalıdır.'' Kısa süre önce popüler bir internet sitesi olan Ekşi Sözlük'te başlayan ''Türkiye'deki Suriyelilere Hayır'' internet kampanyasına dikkat çeken haber sitesiAl-MonitorTürkiye'de de Suriyeli mültecilere karşı düşmanlığın arttığına işaret ediyor. Al-Monitor"Suriyeliler antipatiye neden oluyor çünkü vasıfsızlar, suç oranını yükseltiyorlar ve hükümet halktan aldığı paraları mültecilere veriyor'' ifadelerine yer verdiği sitesinde kampanyayı ''Türkiye'deki Suriyeli mültecilere yönelik ırkçılığın internet üzerinden dışa vurumu'' olarak tanımladı. Bir sivil toplum kuruluşu olan Arap Kültürü Forumu Başkanı Ruslan Trad, mülteci akınını kendi çıkarlarına kullanmak isteyen bir takım aşırı sağcı siyasal güçler olduğunu söyledi. Kasım ayının başlarında kurulan Yeni Bulgaristan Milliyetçi Partisi de bunun son örneği. Bu sırada bir başka milliyetçi kuruluş olan Ulusal Birlik sivil 'devriyeler' oluşturdu -- iddiaya göre kuruluş üyeleri çok sayıda mülteci ve göçmenlerin bulunduğu Sofya mahallelerinde düzeni korumak için görevlendirilmişlerdi. İnsan hakları savunucuları bu kuruluşların faşist söylemlerle hareket ettiklerini söyleyerek, devriyelerin yasadışı olduğunu bildirdi. Trad SETimesmuhabirine yaptığı açıklamada "İnsanların korkularından ve bilgisizliğinden yararlanıyorlar. Mali istikrarın yokluğuna Bulgaristan'ın fakir bir ülke olduğu gerçeğini de ekleyecek olursak sonuçları, Sofya sokaklarında görebiliriz. Sıradan insanların ne Suriyeli ne de Afrikalı mültecilerle sorunları yok. Ancak korkuları politik yarar açısından mükemmel bir zemin oluşturuyor ve şu an yaşananlar da tam olarak bu'' şeklinde konuştu. Trad, hergün mültecilere yardım edebilmek için vakit ayıran bir çok Bulgar olduğunu söyledi. Mülteci Dostları kuruluşundan Maria Chereshova bunlardan biri. Chereshova yardım çağrılarına çok sayıda insanın cevap vermesinden şaşkınlık duyduğunu dile getirdi. Kuruluşun şimdiden 3.000 üyesi bulunuyor ve mültecilere her türlü desteği vermeyi amaçlıyorlar. ChereshovaSETimesmuhabirine yaptığı açıklamada "Ben bu tür faaliyetlerin sürdürülebilir olması gerektiğine inanıyorum ve mültecilerin gerçek akıbetleri ve durumları konusunda insanların eğitilmesi gerektiğini düşünüyorum'' dedi. Gönüllü, "Bizim yaptığımız insani bir çalışma. Bizim anlayışımız bu insanlara sadece yemek ve kıyafet yardımında bulunmak değil. Bu yardımları yaparken hoşgörüyle, güleryüzle ve sohbetle yapmak. Gıda her şey değil. Mültecilerin kendilerini hoş karşılayan ve onlara yardım eli uzatmaya hazır olan insanların varlığını görebilmeleri de önemli'' şeklinde konuştu. Abud Aldoks, Sofya'nın Voenna Rampa semtindeki kampa gelen bir yazılım mühendisi. Bir ay Harmanlı'da kaldıktan sonra Bulgaristan'a geldi. Aldoks, savaştan kaçarken Lübnan, Ürdün, Mısır ve Türkiye'ye gidip en son durak olarak Sofya'yı seçmiş. Aldoks SETimesmuhabirine "Dışarıya her çıktığımda korkmuyorum ancak özellikle şehir merkezinde bir çok Suriyeli'nin sorunları var'' dedi. Aldoks, yine de gelip kendilerine yardım eden insanlara minnettar. Suriyeli göçmen "Bu bizi mutlu ediyor. Buraya gelen Bulgarların olması güzel'' dedi. Trad ''dayanışmanın en sonunda galip geleceği'' konusunda iyimser. Trad, "Ben mültecilere her seferinde daha fazla insanın yardım etmek üzere geldiğini görüyorum ... Gönüllüler madalyonun farklı bir yüzü olduğunu kanıtlıyor'' dedi. Bulgaristan yetkilileri mültecileri saldırılardan korumak için ne tür adımlar atabilir? Fikirlerinizi yorumlar bölümünde paylaşabilirsiniz. Bu içerik SETimes.com için hazırlanmıştır. Southeast European Times için Sofya'dan Tzvetina Borisova'nın haberi http://www.setimes.com/cocoon/setimes/xhtml/tr/features/setimes/features/2013/12/19/feature-03