HOLLANDA DIŞİŞLERİ BAKANI VEKİLİ SİGRİD KAAG HOLLANDA PARLAMENTOSUNA 1915 OLAYLARI KONUSUNDA DERS VERDİ
Yorum No : 2018 / 18
26.02.2018
3 dk okuma

Hatırlanacağı üzere 15 Şubat 2018 tarihinde Hollanda parlamentosunun alt kanadına 1915 olaylarıyla ilgili iki yasa tasarısı sunulmuş, bu tasarılar 22 Şubat’ta yapılan oylamayla kabul edilmiştir. Oylama öncesinde Hollanda Dışişleri Bakan Vekili Sigrid Kaag söz alarak Hollanda hükümetinin bu konudaki pozisyonunu açıklamış ve oylamayla ilgilenen komisyon üyelerinin sorularına cevap vermiştir. Bakan Vekili Kaag özetle Hollanda hükümeti olarak 1915 olaylarına Hollanda parlamentosundan farklı yaklaştıklarına dikkat çekmiş, parlamentonun alacağı bir “soykırım” kararının hükümet açısından bağlayıcı olmayacağını belirtmiştir. Yine hatırlanacağı üzere, parlamentolarla hükümetlerin 1915 olaylarının yorumlanması konusunda zıtlaşması Hollanda’yla sınırlı değildir, benzer vakalar Avusturya ve Danimarka’da da yaşanmıştır. Kaag’ın açıklamaları, Ermenileri kendi siyasi emellerine alet ederek siyasi kazanım elde etmeye çalışanlara bir cevap niteliğindedir.

Bakan Vekili Kaag; 1915’te yaşananların bir trajedi olduğunu, soykırımın tanımının 1948 BM Soykırım Suçunun Önlenmesine ve Cezalandırılmasına İlişkin Sözleşme’de yapıldığını ve soykırımın ispatlanması gerektiğine işaret etmiştir. Kaag, önceki hükümetlerde olduğu gibi mevcut Hollanda hükümetinin de ancak uluslararası yetkili bir mahkemenin kararı, BMGK kararı veya derin bilimsel araştırmalar neticesinde soykırım suçunun varlığına hükmedilebileceği düşüncesini koruduğunu belirtmiştir.

Soykırım suçlaması içeren bir soru üzerine Kaag, BM'nin 1915 olaylarının soykırım olduğuna dair bir kararı bulunmadığını ve Komisyonun başvurduğu bir raporun tarihte yaşanan olayları araştırmadığına dikkat çekmiş ve bu konunun Türkiye ile Ermenistan arasında uzlaşılması gereken tarihsel bir konu olduğunu vurgulamıştır. Kaag, uzlaşıya varılması bağlamında Hollanda’nın da çaba gösterdiğini, bu dönemde Hollanda'nın bir arabulucu rolü oynamayacağını, konuyu hem ikili düzeyde, hem AB düzeyinde dile getirmeye devam ettiğini kaydetmiştir.  Bakan Vekili, Hollanda hükümetinin 1915 olaylarını soykırım olarak niteleyebilmesi için yetkili bir uluslararası mahkeme kararı, ya da BMGK kararı olmadığını tekrarlamıştır. Bu hususun Hollanda’nın Rutte Hükümeti'nin programında da yer aldığını hatırlatan Kaag, 1948 yılından önce “soykırım” suçu kavramının bulunmadığını, 1915 yılında yaşanan kitlesel ölümlerden üzüntü duyduklarını ve Ermenilerin acılarını paylaştıklarını, ancak yaşananların soykırım olarak nitelendirilemeyeceğini söylemiştir.

Bu esnada bir milletvekili, şayet Hollanda hükümeti soykırım iddiasını tanımaz ise, Erivan’a gidecek olan Hollandalı bakanın neyi anmaya gideceğine ilişkin bir soru sormuştur. Bakan Vekili Kaag, önergenin henüz sunulmadığını ve oylanmadığını, bunun ötesine geçilmemesi gerektiğini, böyle bir durumda katılacak kişinin pozisyonunun o zaman belirlenebileceğini söylemiştir.

Bir başka milletvekili Kaag’ın “soykırımı” kabul etmemek için hükümet programı gibi siyasi formaliteler arkasında sığındığını iddia etmiştir. Kaag, 1915 olayları konusunda hükümetin tutumu siyasi olsaydı, Hollanda ile Türkiye arasında ilişkilerin bulunduğu seviye itibariyle hükümetin "soykırımı" kabul etmesi gerekeceğini, hükümetin tutumunun taktiksel değil uluslararası hukuka dayanan bir temeli olduğunu vurgulamıştır. Bu açıdan, diğer ülkelerin 1915 olaylarını soykırım olarak tanımalarının Hollanda hükümeti açısından belirleyici olmadığını, hükümetin kendi ulusal duruşunu kendisinin belirlediğini sözlerine eklemiştir.


© 2009-2024 Avrasya İncelemeleri Merkezi (AVİM) Tüm Hakları Saklıdır

 



Henüz Yorum Yapılmamış.

Kaynaklar:

Analiz
Yorum
Blog
Rapor
Bülten