Kosova Haber, 31 Ağustos 2010 Uluslararası Kriz Grubu (UKG) Sırbistan Başkanı Boris Tadiç ve Kosova Başbakanı Hashim Thaçi arasında acil görüşmelerin yapılması talimatını verdi. Bu haberi bugün sayfalarına getiren Belgrat’ın “Politika” gazetesi Kosova statü çözümü için üç seçeneği sunduğunu da bildirdi. “Uluslararası Adalet Divanı Fikrinden Sonra Kosova ve Sırbistan” konulu raporda, Sırbistan ve Kosova Hükümetlerine Uluslararası Kriz Grubunun sunduğu talimatlarda partnerler arası müzakerelerde üç önerinin görüşülmesi gerektiği değerlendiriliyor. Öneriler ise şunlardır: Kosova’nın şimdiki sınırlarda tanınması Kosova’nın toprak bütünlüğü ile uyumlu olarak Mitroviça kuzeyine geniş özerkliğin verilmesi. Gümrük ve vergilerden sağlanan gelirlerin kontrol edilmesi ve dini objeler için özerklik statüsü; burada KFOR’un uzaklaşmasından sonra uluslararasının silahlı korunumuna ait hükümler ile tamamlanmış olan Ahtisari planının tüm hükümleri de kapsanmaktadır. Kosova’nın kuzeyi için UKG talimatlarında üç seçenekten söz edilmektedir: İlk seçenek, Sırplara geniş özerkliği ve Sırbistan ile bağlantıyı sunan Ahtisari planıdır. “Politika” gazetesinin yazdığına göre, UKG ikinci talimatı geniş özerklik konusu ile bağlantılıdır. Priştine’de yaptıkları görüşmelerde UKG, kuzeyin güney gibi olmadığı sonucuna varmıştır ve daha önce Sırp paralel strüktürlerin resmi strüktürler ile değişmesi talep edilirken, şimdi kendi sistemleri içerisinde şimdiki Sırp strüktürlerinin yasallaşmasını görüşmeye hazırdır. Sırbistan ile ilişkilerin “normalleşmesi” için tazminat – diplomatik temsilcilerin değişimi ve uluslar arası kurumlara üyelik için vetonun kaldırılması - Kosova bu seçenekte “kuzeye” Ahtisari planına göre yetkiler yanı sıra, ayrılmış polis için komutalığı sunabilir ve doğrudan kuzey sınırında gümrük taksalarının büyük bölümü toplanabilir. Bunu Uluslar arası Kriz Grubu önermektedir. Ne var ki raporda da vurgulandığına göre, bu seçenek için Belgrat’ın sınırların kontrolü ile üstlenmesi gerekecektir. UKG önerisine göre “Kuzey” hukuk alanında ve diğer alanlarda tam yetki ile bölgesel parlamentoya sahip olabilir. Parlamento yetkililerinin yerel seçimleri tayin etme yetkisi olabilir ve bu seçimlerin Kosova’nın diğer bölümlerinde yapılacak seçimlerle aynı tarihte olması gerekir. Gazetenin yazdığına göre bu parlamento aynı zamanda başkanını da seçebilir. UKG “Kuzey” için yerel polis gücünü ve yetkiye sahip yerel mahkemeyi de kurabileceğini değerlendirmektedir. “Kuzey” Polisi, Kosova Polisinin bilgilendirilmesi şartıyla doğrudan Sırbistan Polisi ile işbirliğinde bulunabilir. Uluslar arası Kriz Grubunun önerisine göre, “Kuzey”, Sırbistan ve Karadağ ile mal alış verişinde gümrük gelirlerinden yüksek bir yüzdeliğe sahip olabilir. Ayrıca Sırbistan’dan ek araçları isteme hakkı olabilir, oysa “Kuzey” bölümü, Gazivoda Gölü gibi milli çıkardan olanlar hariç, kendi bölgesinde bulunan tüm devlet mirasının sahibi olabilir. Sırbistan ve Kosova birbirini kabul ederek, sadece kuzeyde değil, genel olarak “esnek sınırları” belirleyebilir. Bu durumda sınırların geçilmesi için sadece kimlik belgeleri yeterli olacaktır. Sırbistan ise Kosova’nın tüm belgelerini ve üniversite diplomalarını tanıyacaktır. “Politika” gazetesine göre, üçüncü öneri toprak değişimidir. UKG, bu durumda Belgrat’ın daha fazla bölünmeyi tercih ettiğini değerlendirmektedir. Priştine’nin kendi toprağının bölünmesine karşı olduğunu vurgulayan UKG, Belgrat’ın açık olmasa da Kosova Kuzeyi için Preşova Vadisinin büyük bir bölümünün değişimi için düşünmeye başladığını belirtmektedir. “Politika” gazetesi, Kosova Başbakanı Hashim Thaçi’nin UKG talimatlarını reddettiğini, Kosova’nın bağımsız ve egemen bir devlet olduğunu, Kosova Kuzeyi sorununun ise Ahtisari planı ile uyumlu olarak çözülebileceğini vurguladığı ifadesiyle yazıyı tamamlamaktadır.