Türkiye ile AB arasında göçmenlerin geri kabulü üzerine yapılan ve 10 gün aradan sonra ikincisi düzenlenecek zirveden hemen önce Fransa Başbakanı Manuel Valls, “Türkiye’nin en ufak bir şantajına boyun eğmemiz söz konusu olamaz” dedi. Valls, Hollande’ın zirvede üç noktayı savunacağını, vize serbestisi ve AB ile müzakerelerde açılacak başlıkların göçmen anlaşmasından ayrı tutulmasını isteyeceğini” de açıkladı.

Meclis’te milletvekillerinin hükümete yönelik sorularını yanıtlayan Başbakan Manuel Valls, Türkiye ile anlaşmanın Fransa’ya ek bir taahhüt ya da yükümlülük getirmeyeceğini söyledi. Fransa Başbakanı Valls, Cumhurbaşkanı Hollande’ın Türkiye ve Avrupa arasında yarın başlayacak zirvede 3 noktayı savunacağını açıklayarak, “Öncelikle uluslararası hukuk ve Avrupa hukukuna uygun işbirliği. Özellikle sığınma hakkını düzenleyen Cenevre Konvansiyonu’na uyulması.” Valls bununla birlikte Burada Türkiye’nin, Avrupa’ya yasadışı yollardan giriş yapan göçmenleri, kendi topraklarına geri kabul etmesine ilişkin taahhüdüne de dikkati çekti.

Fransa’nın 30 bin göçmen ısrarı

Başbakan Valls, ikinci savunma noktasının, Türkiye ile yapılacak anlaşmanın ek herhangi bir taahhüt olmadan gerçekleşmesi olduğnu söyledi: “Bu noktada çok açık olmak istiyorum. Biz 30 bin göçmen alacağımızı söyledik. Bu bizim verdiğimiz söz ve hedefimiz. Buna ek bir taahhüt kabul etmeyiz. Üçüncü olarak, bu görüşmeler, Türkiye ile AB arasındaki üyelik müzakerelerinin yerini alamaz. Ne vize serbestisi, ne de müzakerelerde ele alınan fasıllar bu görüşmelerin konusu olamaz.”

Valls, “Türkiye şantaj yapıyor” eleştirilerine de, “Elbette Ankara ile, tıpkı Lübnan gibi, tıpkı Ürdün gibi göçmenler konusunda etkin bir işbirliği vazgeçilmez. Ama Türkiye’nin en ufak bir şantajı ya da buna boyun eğmek sözkonusu olamaz” dedi.

Kıbrıs tıkamaya hazırlanıyor, Çipras destekliyor

Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande da, geçen hafta yapılan zirveden hemen sonra Türkiye’ye vize serbestisi uygulaması için 72 kriter hatırlatması yapmış, insan hakları ve basın özgürlüğü konularındaki sıkıntıları dile getirmişti. İtalya Başbakanı Matteo Renzi, anlaşmaya “basın özgürlüğü” maddesinin eklenmesini istemişti. Çek Cumhurbaşkanı Milos Zeman da Türkiye’yi “şantaj yapmakla” suçlamıştı.

Türkiye ile AB arasındaki ikinci tur görüşmelerin en büyük engelinin Kıbrıs olması bekleniyor. Oysa göçmen krizinden en çok etkilenen Yunanistan’ın Başbakanı Aleksis Çipras ise, Paris’te Amerika’nın Sesi’nin sorularını yanıtlarken, anlaşmayı savunarak, “Türkiy’de yargı ve basın özgürlüğü sorunu olduğunu biliyoruz. Ama bütün bu sorunların çözümü için de Türkiye’nin AB’ye yaklaşması gerekir. Türkiye’nin AB üyeliğini destekliyoruz” demişti.

Türkiye ile AB arasında anlaşmanın imzalanmasını en çok savunan Almanya Başbakanı Angela Merkel ise, iki zirve arasında yapılan yerel seçimlerde ciddi tokat yemiş, seçmen Merkel’in göçmen politikasını eleştirerek, aşırı sağ partiye rekor oy vermişti.

Voa