BULGARİSTAN SEÇİMLERİNE İLİŞKİN BAZI TESPİTLER - 28 Ekim 2011
Paylaş :
PDF İndir :

12.04.2009


Dr. Erhan Türbedar, TEPAV Dış Politika Analisti

AVİM, 28 Ekim 2011

23 Ekim 2011’de Bulgaristan halkı yeni cumhurbaşkanını ve 264 belediyede yerel yöneticileri seçmek için sandık başına gitti. Oyların yüzde 97,6’sına istinaden açıklanan sonuçlara göre, cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turunda iktidardaki GERB partisinin adayı Rosen Plevneliev kazandığı yüzde 39,8’lik oyla birinci oldu. Plevneliev’i yüzde 29,1 ile Sosyalist Parti adayı İvaylo Kalfin ve yüzde 14 ile bağımsız aday Meglena Kuneva izledi. Oy çoğunluğu sağlanamadığı için Plevneliev ve Kalfin 30 Ekim’de yapılacak olan ikinci turda yarışacak. Kazandığı yüzde 38’lik oy oranıyla GERB yerel seçimlerde de en başarılı oldu. Sosyalist Parti oyların yüzde 24’yle ikinci, Hak ve Özgürlükler Hareketi ise oyların yüzde 6,7’siyle üçüncü oldu. Seçimlerin birinci turunda, toplam 28 il içinden 10’unun büyükşehir belediye başkanları belli oldu.

Bulgaristan cumhurbaşkanlığına ilişkin seçim sonucu pek sürpriz olmadı. Ekonomik kalkınmaya, altyapı projelerine ve adli reformlara ilişkin sözler veren Rosen Plevneliev, kamuoyu yoklamalarında açık farkla rakiplerinden önde gözüküyordu. Aslında seçim kampanyası boyunca sadece Plevneliev değil, adayların çoğunluğu ekonomik konular ve vatandaşların günlük sorunları üzerinde odaklanmıştı. Bu açıdan bakıldığında, Bulgaristan’ın olgun bir seçim süreci yaşadığı söylenebilir. Ne var ki ortaya atılan bazı iddialar, seçimlerin dürüstlüğüne ilişkin bazı şüpheleri de beraberinde getirdi. Seçimlere günler kala, Uluslararası Saydamlık Örgütü tarafından Bulgaristan’a ilişkin açıklanan bir raporda, ankete tabi tutulanların yüzde 12’sinin oyunu satmaya hazır olduğu belirtildi. Buna istinaden Bulgar medyası bir oy karşılığında ne kadar paranın ödendiğine dair bazı spekülasyonlarda bile bulundu.

Seçimleri gözetleyen Bulgaristan Açık Toplum Enstitüsü Başkanı Alexey Pamporov’a göre, 23 Ekim seçimlerinde oylama merkezlerinin yüzde 44’ünde usulsüzlükler yaşandı. Uluslararası Saydamlık Örgütü’nün Bulgaristan Ofisi Direktörü Diana Kovacheva’ya göre ise, küçük kasabalarda ve köylerde oy satın alma ve seçmenlerin tehdit edilmesi vakaları bildirilmiştir. Seçimlerin dürüstlüğüne ilişkin iddialar dışında, Bulgaristan devlet televizyonu BNT Sofya’daki oylama merkezlerinde uzun kuyrukların oluştuğunu ve kargaşaların yaşandığını duyurmuştu. Bu ve benzer durumlar yüzünden, Bulgaristan Merkez Seçim Komisyonu’nu seçimler için yeterince iyi hazırlık yapmadığı yönünde suçlayanlar oldu. Bulgaristan seçimine ilişkin olumlu rapor ise Avrupa Konseyi gözlemcilerinden geldi.

Bulgaristan seçimlerinin ortaya çıkarttığı birkaç önemli neticeden söz edilebilir. Her şeyden önce, son iki yıla ait kamuoyu yoklamalarında popülaritesini yitirmekte olduğu gözüken Boyko Borisov hükümeti, bu seçimlerde önemli bir sınavdan geçmiş oldu. İktidar partisi GERB’in halktaki güvenoyunu tazelediği söylenebilir. Dahası, Plevneliev ikinci turda cumhurbaşkanı olarak seçilmeyi başarırsa, Başbakan Borisov şimdiye kadar yeterince iyi anlaşamadığı cumhurbaşkanlığını da kontrolü altına almış olacaktır. Diğer taraftan, seçim

sonuçlarının Bulgarlar içindeki Avrupa şüpheciliğinin artışta olduğunu gösterdiği de söylenebilir. Avrupa Birliği’ne vurgular yapan Kalfin ve Kuneva’nın aksine, Plevneliev seçim kampanyasında Rusya ile de ilişkileri geliştirmeyi vaat etti. Gerçi son yıllarda Bulgaristan’ın Rusya ile ilişkilerini sallantılı hale getiren, Başbakan Borisov’un kendisidir. Yine de, AB üyeliğinin beraberinde getirdiği hayat pahalılığı ve Brüksel’in bazı konularda Bulgaristan’a karşı yeterince dürüst davranmadığına dair halktaki inanç, Avrupa şüpheciliğini artırmıştır.

Bu seçimlerde Bulgaristan halkının politikacılara önemli bir mesaj verdiği de söylenebilir. Şöyle ki etnik düşmanlığı kışkırtmak suretiyle oylarını yükseltmeye çalışan bazı aşırı sağcı çevreler hedeflerine ulaşamadı. Halk aşırı milliyetçiliği reddetmiş oldu.

Bulgaristan Türklerine gelince, etrafında ağırlıklı olarak Türkleri toplayan Hak ve Özgürlükler Hareketi, kalesi olarak bilinen Kırcaali belediyesini yeniden kazanmayı başardı. Toplam 264 belediye başkanlığı içinden ise Hak ve Özgürlükler Hareketi’nin 27 adayı ilk turda seçilmeye hak kazandı. 18 adayı ise 30 Ekim’de yapılacak olan seçimin ikinci turunda yarışacak. Cumhurbaşkanlığı seçiminin birinci turunda herhangi bir adaya desteğini açıklamayan Hak ve Özgürlükler Hareketi, ikinci turda Sosyalist Parti adayı İvaylo Kalfin’i destekleyeceğini duyurdu. Bu arada, son seçimlerde Bulgaristan Türklerinin eskisi gibi birlik içinde hareket edemediği gözlenmiştir. Görüş ayrılıkları yüzünden Hak ve Özgürlükler Hareketi’nden ayrılan Kasım Dal ve yandaşları yerel seçimlerde Halk Birliği Partisi (ENP) isimli küçük bir Bulgar partisiyle işbirliği yaptı. Bunun dışında, Başbakan Borisov ile yakınlaşan Dal cumhurbaşkanlığı seçiminde Plevneliev’i destekledi. Türkiye’de yaşayan Bulgaristan göçmenlerinin bir kısmı tarafından desteklenen Türk asıllı Sali Şaban’ın Bulgaristan Cumhurbaşkanlığına talip olduğu da belirtilmelidir. Son olarak, Türkiye’de yaşayan Bulgaristan vatandaşlarının yerel seçimlerde oy kullanmalarına Bulgaristan hükümetince yasal engeller çıkartılmaya çalıştığı da unutulmamalıdır.




Henüz Yorum Yapılmamış.