Paylaş :

PDF İndir :

EuroNews (4 Ocak 2018)

Avrupa Birliği günlerdir protesto gösterilerine sahne olan İran’ı yakından izliyor. Birçok ülke, Tahran yönetimine protesto hakkını koruma ve diyalog çağrısında bulundu. İşsizlik ve ekonomik sıkıntılara karşı başlayan gösteriler kısa sürede ülkenin dört bir tarafına yayıldı. Sınır Tanımayan Gazeteciler örgütünde görevli olan Reza Moini durumu değerlendirdi: 

“Gösterilerin başlangıcından bu yana ölen 20’nin üzerinde kişi ya işçiydi ya da yoksul kesimdendi. Tek istedikleri şey karınlarını doyurmak ve özgürlüktü.” 

1979’daki İslam Devrimi’nin ardından uluslararası toplum İran’a aşamalı olarak ağır yaptırımlar uygulamıştı. 

İran’da protestoların ekonomiyi tehdit etmesinden endişe ediliyor. Sınır Tanımayan Gazeteciler örgütünde görevli olan Reza Moini sözlerine şöyle devam etti: 

“1979 yılındaki İslam Devrimi ile benzerlikler bulunuyor. Eylemler ülkenin dört bir tarafına yayılmış durumda.”

2016 yılında İran’a yönelik 35 yıllık ambargonun kaldırılması ile birlikte ülke yabancı yatırımcıların ilgi odağı haline geldi. Avrupa Birliği de İran ile ilişkilerini sıkılaştırdı.
Brüksel’de yaşayan bir İranlı muhalif vatandaş düşüncelerini dile getirdi:

“Belçika’da yeşiller partisi üyesiyim. İran’ın daha özgür hareket edebilmesi benim için çok önemli. Halk geleceğine, Avrupa Birliği’nin veya diğer ülkelerin müdahalesi olmadan kendisi karar vermeli. Avrupa’daki siyasi partiler bize çok yardımcı oldu ancak daha fazla müdahaleye gerek yok.” 

AB Dış Politika ve Güvenlik Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini’nin sözcüsü, Tahran yönetimine düşünce özgürlüğü haklarını güvence altına alma çağrısı yaptı.