RUSYA-TÜRKİYE-AZERBAYCAN: ENERJİ VE ULAŞTIRMA İŞBİRLİĞİ FORUMU 21 AĞUSTOS’TA ANKARA’DA GERÇEKLEŞECEK
Paylaş :
PDF İndir :

21.08.2019


Rusen.org (20 Ağustos 2019)

 

Rusya Federasyonu Devlet Başkanlığı Fonu tarafından desteklenen ve Ankara Rusya Araştırmaları Enstitüsü, Moskova Çağdaş Türkiye Araştırmaları Merkezi ve Bakü Network işbirliğiyle Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesinde düzenlenecek foruma Rusya, Türkiye ve Azerbaycan’dan uzmanlar katılıyor.

Türkiye-Rusya ilişkilerinin birçok alanda geliştiği bir dönemde Azerbaycan’ın da katılımıyla Kafkasya ve Orta Asya’yı etkileyebilecek yeni işbirliği olanaklarının ortaya konulması amacıyla üç ülkeden uzmanlar karşılıklı görüş alışverişinde bulunacağının duyurulduğu toplantılarda uzmanların var olan sorunların çözümüne dair öneriler sunmaları beklenilmektedir.

Bu foruma dair Ankara Rusya Araştırmaları Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Salih Yılmaz yaptığı açıklamada Ortadoğu ve Doğu Avrupa’da gelişen politikalar Rusya, Türkiye ve Azerbaycan’ı enerji ve ulaştırma konularında yeni projelerle işbirliğine yönelmeye ittiğini ve bu ülkelerin birbirleriyle olan işbirlikleri sadece bölgeyi değil aynı zamanda küresel dünyayı etkileyebilecek sonuçlar ortaya koyabileceğini dile getirdi.

RUSEN Başkanı Prof. Dr. Salih Yılmaz, verdiği demeçte özellikle şunları vurguladı:

Türkiye’nin Yeniden Asya açılımında Rusya önemli bir ortak haline gelebilir. Fakat bu ortaklık stratejisi uzun dönemdir Hazar Denizi’nde sıkıştırılmış vaziyettedir. Bilindiği gibi Hazar Denizi’nin hukuki statüsüyle ilgili müzakereler 20 yıl devam etmiş ve sonunda 12 Ağustos 2018 tarihinde Kazakistan’ın Aktau şehrinde Hazar’ın yasal statüsüyle ilgili anlaşma imzalanmıştır. Bu anlaşmadan sonra ise Hazar’a kıyıdaş ülkeler arasındaki işbirliğini artırmak amacıyla ilk Hazar Ekonomi Forumu 12 Ağustos 2019 tarihinde Türkmenistan’ın Avaza beldesinde gerçekleştirilmiştir. Bu Foruma Türkiye de uzmanlarla katılmıştır.

Hazar’a kıyısı olan Türkmenistan, Afganistan’ı Türkmenistan ve Hazar üzerinden Azerbaycan, Gürcistan ve Türkiye’ye bağlaması planlanan Lapis Lazuri Transit Koridoru ile Batı’ya açılmak istemektedir. Bu projede demir ve kara yolları önceliklidir. Böylece Türkmenbaşı’ndan çıkan mallar Hazar üzerinden Azerbaycan’a ve oradan Bakü-Tiflis-Kars demiryoluyla Türkiye ve Avrupa’ya ulaştırılacaktır. Böylece Afganistan’ın ABD’ye olan bağımlılığı da sona erebilecektir.

Türkiye ise Hazar üzerinden Azerbaycan ve Kazakistan’ı da içine alacak biçimde Orta Koridor Projesini ortaya koymaktadır. Bu proje ile Türkiye’den demir ve kara yolu bağlantılarıyla sırasıyla Gürcistan, Azerbaycan ve Hazar Denizi’ne ve buradan da Türkmenistan-Özbekistan-Kırgızistan veya Kazakistan güzergâhını takip ederek Çin’e kadar uzanan bir iletişim sağlanacaktır. Çin’i Hazar üzerinden Batı’ya ancak Türkiye’ye ulaştırabilecektir. Çin’in, doğu-batı ulaştırma koridorlarında kuzeyde Rusya, güneyde İran ve orta güzergâhta Hazar olmak üzere üç farklı seçeneği vardır.  Kuzey koridoru Çin’in Rusya üzerinden Batı’ya açılımını planlasa da özellikle Ukrayna krizi ve Baltık bölgesinde NATO’nun çevrelemesi nedeniyle riskli hale gelmiştir. Güney koridoru ise ABD’nin İran’a yönelik yaptırımları dolayısıyla şimdilik işlemez hale gelmiştir. Çin’in Orta Koridor’u kullanmaktan başka çaresi çok fazla bulunmuyor.  Fakat burada da İran ve Rusya faktörü devreye giriyor. Bu anlamda 21. Yüzyıl küresel yarışta Rusya, Türkiye ve Azerbaycan’ın bölgede işbirliği yaparak yeni yatırımlar ve projelerle Avrasya ülkelerini ortak amaç etrafında toplamaları gerekiyor.

Prof. Dr. Salih Yılmaz, bu forumun ilk toplantısının Türkiye’de yapılacağını ve bunun devamı olarak ikincisinin Ekim ayında Azerbaycan’da, son toplantının ise kasım ayında Rusya’da yapılacağını duyurdu. Bu üç toplantı sonunda ortaya konulacak raporun üç devletin ilgili birimlerine sunulacağı bildirildi.

Moskova Çağdaş Türkiye Araştırmaları Merkezi Başkanı Amur Gadjiyev ise enerji ve ulaştırma ile ilgili olarak Hazar Denizi ve Kafkasya bölgesinin karayolu ve demiryolu iletişimindeki mevcut sorunların dile getirilmesi, uluslararası deniz ve hava yollarını kullanma potansiyelinin yeniden değerlendirilmesi gerektiğini ve üç ülkenin bu anlamda önemli işbirliği potansiyelini kullanmaları gerektiğini dile getirdi. Böylece üç ülkenin ticari, ekonomik ve enerji işbirliğini genişletmesiyle Avrasya’daki diğer ülkeleri de olumlu anlamda etkileyebileceğini bildirdi.

Azerbaycan-Bakü Network Başkanı ve Trend.Az Editörü Elkhan Alasgarov ise Türkiye-Rusya ilişkilerinin gelişmesinden memnun olduklarını ve Azerbaycan’ın da bu ilişkilerde yer almasının bölgeye hem ekonomik refah hem de barış getirebileceğini dile getirdi. Azerbaycan’ın doğalgaz ve petrol bakımından sahip olduğu zenginliğin üçlü işbirliğiyle daha aktif değerlendirilebileceğini, bu sayede Çin’den başlayarak Batı’ya kadar uzanabilecek ortak ekonomi alanı kurulabileceğini söyledi.

Rus-Türk Toplumsal Forumu (RTTF) Genel Sekreteri, Politik Araştırmalar Enstitüsü Genel Direktörü Sergey Markov ise yaptığı açıklamada Ankara’daki panelin Rusya, Türkiye ve Azerbaycan’ın katılımıyla üçlü formatta gerçekleştirilmesinin önemli olduğunu belirtti. Markov, “Üçlü format, hiç şüphesiz gelecek vadeden bir formattır. Rusya, Türkiye ve Azerbaycan’a gelince burada benim görüşüme göre küçük bir politik paradoks var. Mesele şu ki, Türkiye ve Azerbaycan arasında muazzam ilişkiler var. Azerbaycan ve Rusya arasında da harika ilişkiler var. Rusya ve Türkiye arasındaki ilişkiler de çok iyi. Ama üçlü format yok. Oysa üçlü format günümüz diplomaside büyük talep görüyor. Çünkü üçlü format, bir yandan ikili ilişkiler düzeyini aşıyor ama aynı zamanda bir daimi örgütün ve ilgili bürokrasinin oluşmasına yol açmıyor” yorumunda bulundu. Üçlü formatın, iki format arasında bir nevi geçiş aşaması olduğunu ve karmaşık sorunlarının çözümünde çok etkili olabileceğini dile getiren Markov, “Örneğin Normandiya formatı var. Bu aslında Rusya, Ukrayna ve Avrupa Birliği’nden oluşan ve çok zor görüşmelerin yapıldığı bir üçlü formattır. Ya da örneğin Rusya, Azerbaycan ve İran’ı kapsayan Kuzey-Güney ulaşım koridoru da bir üçlüdür. AB’nin ortak duruşunu geliştirmeye yönelik Fransa, Almanya ve Polonya arasında da stratejik üçlü var” ifadelerini kullandı.

21 Ağustos 2019, Çarşamba günü gerçekleştirilecek forumun 1 gün süreceği ve basın kuruluşlarıyla ayrıca görüşme gerçekleştirileceği duyuruldu. Üst düzey katılımın gerçekleşeceği forum Hazar Bölgesinde ve Kafkasya’da yeni arayışları ortaya koyacak görüşler tartışılacak.

https://www.rusen.org/rusya-turkiye-azerbaycan-enerji-ulastirma-isbirligi-forumu-21-agustosta-ankarada-gerceklesecek/




Henüz Yorum Yapılmamış.

Kaynaklar:

Analiz
Yorum
Blog
Rapor
Bülten