PDF İndir :
AB Haber (9 Aralık 2017)
Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) ‘Cyprus v. Turkey ‘deki kararının hiçbir olası izin, katılım, rıza veya diğer KKTC’deki Kıbrıslı Rumların evlerinin ve mülklerinin satışına ve kullanımına uymadığını belirtti.
47 üye ülkenin temsilcileri Perşembe günü Strasburg’da, üye ülkelerin mahkeme kararlarına uyup uymadıklarını değerlendirdikleri üç günlük toplantılarını tamamladılar.
Temsilciler, diğer konuların yanı sıra, ‘Cyprus v. Turkey’ davasının bir bölümü olan, ayrıca mülkiyetle ilgili ‘Xenides-Arestis grup davasında, genelde ve bireysel tedbirler konusunda yerlerinden edilmiş Kıbrıslı Rumların mülkiyet haklarıyla ilgili ilerlemeyi gözden geçirdiler.
Temsilciler kararlarında, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin yerlerinden edilmiş Kıbrıslı Rumların mülkiyet haklarına saygıda ihlallerin tazmin edilmesinin sağlanması için Türk yetkililerin 2005’te Kıbrıs’ın kuzeyinde bir mal tazmin değişim mekanizması oluşturduğu hatırlatıldı.
Ayrıca, Avrupa Mahkemesi’nde 2010’da ‘Demopoulos ve Diğerleri’yle ilgili kararda, ‘bu mekanizmayı oluşturan yasanın Kıbrıslı Rumlara ait mallarla karışan şikayetlere saygı duyulmasında, erişilebilir ve etkin bir tazmin çerçevesi sağlandığı kaydedildi.
Buna ek olarak temsilciler, Mahkemenin kabul edilmez ‘Mleagrou ve Diğerleri’ davasında başvuruları 2013’te, başvuru sahipleri bu mekanizmanın sunduğu tazminat için tüm olasılıkları kullanmadıklarını bildirdiğini ifade etti.
Temsilciler, ‘Kıbrıs v. Türkiye’ davasında da 12 Mayıs 2014’te adil tazminle ilgili hükümde, Avrupa Mahkemesi’nin ‘hiçbir olası izin, katılım, rıza veya KKTC’de Kıbrıslı Rumların evlerinin ve mülklerinin yasadışı satışına ve kullanımına uyulmadı’ şeklinde görüş ortaya koyduğunu söylediler.
47 üye ülkenin temsilcileri, “Türk yetkililerin yukarıdaki mekanizmanın konuları halletmek için olası yasadışı satışlar ve mülklerin kullanımıyla ilgili var olan yollarla ilgili bilgi ilettiklerini ve kendilerini Komite’ye bu yolların etkinliğini değerlendirmesine izin vermek ve gerekirse daha fazla tedbir alma ihtiyacı için pratik uygulamalarıyla ilgili ek bilgi sunmaya davet ettiklerini kaydettiler.
Temsilciler bir kez daha kesin olarak ‘Avrupa Mahkemesi tarafından belirlenen adil tazminatın ödenmesi yükümlülüğü üzerinde ısrar edildi ve Türk yetkililer 12 Mayıs 2014’teki karardaki tazminatın ödenmesi için tedbir alındığını göstermeye davet edildi.
Bakanlar Komitesi yerlerinden edilmiş Kıbrıslı Rumların mülkiyet halklarıyla ilgili konuyu gözden geçirmeye Eylül 2018’de devam edecekler.
‘Xenides-Arestis’ ve ‘Varnava ve Diğerleri v. Türkiye’ davalarıyla ilgili başka bir kararda ise temsilciler, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin belirlediği hasar ödemelerinin koşulsuz yükümlülüğünün öneminin altını çizdiler ve Türk yetkililere yeniden daha fazla gecikmeden bu davalarla ilgili tazminatı ödemelerini ikaz ettiler. Temsilciler bu konuyu da Mart 2018’de yeniden görüşecekler.
