Paylaş :

PDF İndir :

Akşam, 11 Aralık 2017

Fransız Haber Ajansı AFP, DAEŞ’in Afganistan’ın kuzeyindeki yapılanmasına Fransız vatandaşının katıldığını duyurdu.

Kabil’deki görgü tanıklarının ve yetkililerin belirttiğine göre, Fransızların DAEŞ saflarındaki varlığı bir ilk.

Cevzcan ilinin güneybatısındaki Darzab bölgesi valisi Baz Muhammed Devar yaptığı açıklamada, “Edindiğimiz bilgilere göre, birkaç Fransa ve Cezayir vatandaşı 15-20 gün önce Darzab’a ulaştı” dedi.

Vali, grupta kadınların ve Tacikistanlı bir tercümanın da olduğunu kaydederken, grubun “ikisi kadın 4 Fransız vatandaşının yanısıra 8 Cezayirli ve birer Çeçen, Özbek, Tacik’ten” oluştuğunu bildirdi.

Bazıları Kuzey Afrika kökenli olan yüzlerce Fransız vatandaşı, Ortadoğu’daki DAEŞ saflarına katıldı. Bu durum ise, terör saflarına yeni katılanların uyruklarında bazı karışıklıklara yok açtı.

Afganistan Savunma Bakanlığı Sözcüsü General Dult Veziri yaptığı açıklamada, “Onlara Arap diyoruz. Ancak pasaportları yok” ifadelerini kullandı. Özbekistan sınırındaki Cevzcan ili, DAEŞ’in 2015 yılında doğu Afganistan’da ortaya çıkmasının ardından, kuzeydeki karargâhlarını kurduğu en önemli alanlardan biri.

Endişeli bir ses tonuyla AFP’ye açıklamalarda bulunan Haci, “Onları gözlerimle gördüm. 25-30 yaşlarında uzun boylu kimselerdi. Askeri kıyafetler giymişlerdi” ifadelerini kullandı. Ayrıca kimsenin kendilerine yaklaşmasına izin vermediklerini söyledi.

DAEŞ militanlarının, Bibi Meryem ve Dara köylerinden yüzlerce metre uzağında kamp kurduğunu söyleyen Haci, “Eğitim aldıklarını gördük. Bazıları burada aileleri ile birlikte olduklarını söylüyor. Ancak ailelerini görmedim. Onlar, kimseyle konuşmazlar. Bazen motosikletlerle sınıra gidip gelirler. Çobanlar, hayvanlarını otlattıkları sırada onlara yaklaştılar, aniden ortadan kayboldular. Tası tarağı toplayıp gitmişler” dedi.

Haci, kamp sakinlerinin çoğunun yabancılardan oluştuğunu vurgularken, bunların Arap, Avrupalı, Sudanlı ve Pakistanlı 200 kişi olduğunu, 6 ay önce gelmeye başladıklarını söyledi.

Köy sakinlerinden Ekrem de, Haci ile aynı ses tonuna sahip bir şekilde, “Darzab bölgesinin yüzde 95’i DAEŞ’lilerden oluşuyor. Köy sakinlerinden özellikle de hükümet yetkililerinden birçok kişi bölgeden kaçtı.” şeklinde konuştu.

İl Hükümet sözcüsü Muhammed Rıza Gafuri ise, DAEŞ’in bölgedeki yaklaşık 50 çocuğu zorla silah altına aldığını açıkladı. Gafuri, “Çocukların bazıları 10 yaşlarındaydı. Sardara köyünde özel bir kampta kalıyorlar. Öyle ki saldırı hazırlığı yapıyorlar” ifadelerini kullandı.

Merkezi Washington’da olan Savaş Çalışmaları Enstitüsü (ISW)’nden Caitlin Forest, “DAEŞ, 10 bölgesini kontrol ettiği Cevzcan’ı, yabancı savaşçıları eğitmek üzere bir lojistik merkezi haline getirmek istiyor” dedi.

Öte yandan yayınlanan bir makalede, Suriye ve Irak’ta yenilgi yaşayan DAEŞ’in ABD’de saldırı düzenlemek üzere Afganistan’ı bir “sığınak” olarak gördüğü belirtildi. Bölgedeki bir köyün eski lideri olan Hişar, Kasım ayı ortalarında Fransız öncülerin, Tacikistanlı bir tercüman eşliğinde, intihar saldırıları ve mayın döşeme konusunda savaşçılara eğitim verdiğini gördüğünü kaydetti.

Ayrıca Kabil’deki bir güvenlik kaynağı AFP’ye yaptığı açıklamada, Fransızların bölgeye son zamanlarda geldiklerini ve aralarında mühendis olarak adlandırılan 2 kişinin olduğunu söylerken Mühendisler kendilerine madencilik faaliyetlerini organize heyeti süsü vermişlerdi” dedi.

Kaynaklara göre, bazı Avrupa güvenlik servisleri, Tacikistan’da bir DEAŞ hücresinden şüpheleniyordu. Fransızların yanındaki Tacik tercümanın varlığı da bunu doğruluyor.

Öte yandan en az bir Fransız vatandaşının Temmuz ayında tutuklandığı ve yasadışı bir şekilde Tacikistan topraklarına girdiği gerekçesiyle beş yıl hapis cezasına çarptırıldığı belirtildi.

Fransa’nın güneydoğusundaki Cavaellon bölgesindeki operasyonda gözaltına alınan 30 yaşındaki Marsilyalı bir şüpheli, Afganistan’daki DAEŞ yapılanmasına katılmak istediğini itiraf etmişti.

Kaynaklar, aynı operasyonda iki kişinin daha gözaltına alındığını ve bu kişilerin sahte Fransa pasaportu taşıdığını kaydetti.