KAZAKİSTAN CUMHURBAŞKANI NURSULTAN NAZARBAYEV’İN İSTİFASI - 22.03.2019
Blog No : 2019 / 19
22.03.2019
8 dk okuma

19 Mart 2019 tarihinde saat 19:00’da canlı yayında yaptığı bir açıklamada Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev istifa ettiğini duyurdu. 1989 yılından bu yana Kazakistan’ı yöneten Nazarbayev’in bu kararı aslında Kazakistan’ın tarihsel süreç içerisinde yeni bir aşamaya girdiğinin göstergesidir. Bu sebeplerden dolayı, mevcut durumun neden- sonuç ilişkisinin incelenmesi gerekmektedir.

Öncelikle sayıların mistisizminden bahsedelim: “19” Mart “2019” saat “19:00”. Yani gün “19”, yıl “19” ve saat “19”. Malumdur ki İslam aleminde özellikle Orta Asya’daki Türk İslam düşünürlerince 19 sayısının kutsallığı üzerine çokça konuşulmuştur. Kendi kanaatime göre de bu tarih ve saat tesadüf eseri seçilmemiştir. Nazarbayev bilge bir lider olarak tarihe ve dine bağlı olduğu mesajını vermek istemiştir. Alınan bu kararın da Kazakistan için hayırlı olması temennisini mistisizm mesajı ile iletmiştir. Bu mesajı almamız bizler için son derece önemlidir.

Bağımsız Kazakistan halkı ilk Cumhurbaşkanı olma hakkını Nursultan Nazarbayev’e vermişti. 30 yıla yakın bir süre Kazakistan Cumhurbaşkanı olarak görev yapan Nazarbayev, istifa kararını açıklarken konuşmasına bazı eklemelerde de bulunması gözden kaçmamıştır. Yaptığı açıklamada halkından tamamen ayrılmadığını söyleyen Nazarbayev, ülkenin ve halkın kaderinin kendi kaderi olduğunu da ekleyerek bazı görevlerini devam ettireceğini ifade etmiştir.

Nazarbayev’in tam olarak siyasetten ayrılmamasının 3 esas noktası vardır. İlk önemli nokta Ulusal Güvenlik Konseyi Başkanlığı’dır. Görev yaptığı süreçte özel yetkilerle donatılan Güvenlik Konseyi’nde önemli bir anayasal statü elde etmiştir. Bu nedenle bağımsız bir kurum gibi faaliyet gösteren Güvenlik Konseyi birçok konuda kontrol yetkisine sahiptir. Dolayısıyla Nazarbayev’in bu görevlerin başında bulunarak bir nevi ülkedeki iç ve dış siyasetteki süreçleri kontrol edeceğini görebiliriz. İkinci önemli nokta ise Nazarbayev’e halk tarafından ulusal lider sıfatının verilmesidir. Bu sıfat ile Güvenlik Konseyi’ni ömrünün sonuna kadar yönetme hakkına sahiptir. Aynı zamanda ülkenin önemli partilerinden Nur Otan Partisi’nin başkanlığı da Nazarbayev’de olacaktır. Üçüncü önemli nokta ise Nazarbayev’in Anayasa Konseyi üyesi olarak görevine devam etmesidir. Bu üç önemli faktör geçiş sürecini, kontrol etme mekanizmasını elde tutmaya imkan vermektedir.

Öte yandan Nazarbayev’in istifa etmesi sürpriz olarak görülse de tam olarak sürpriz değildir. Bu konuya özellikle vurgu yapmak istiyorum. Nazarbayev’in Kazakistan için önemli bir isim olması tartışılmaz bir gerçektir. Son 30 yılın siyasi tarihi onunla bağlıdır. Bağımsızlığını kazanan ve enkaz altından çıkan, aynı zamanda etnik sorunları olan Kazakistan’ın yeniden ayağa kalkmasında etkin rol oynamıştır. Nitekim %38 Kazak nüfusu ile dünyada ender görülecek şekilde azınlıkta olan yerli halk ile bunu başarmıştır. Ayrıca serbest piyasa ekonomisini Kazakistan’da başarılı bir şekilde uyguladığını da söyleyebiliriz. Her ne kadar belli ekonomik krizler yaşansa da krizlere çözüm üretme konusunda gayret içindedirler. Dikkate değer bir diğer husus da şudur ki, Nazarbayev birçok yeni projenin fikir babasıdır. Bu nedenledir ki Türk Dünyası’nda halk tarafından kendisine “Aksakallı” ünvanı verilmiştir.

Nazarbayev için hakkında değinilmesi gereken önemli hususlardan biri de yaptığı reformlardır. Kazakistan’ın bir Kazak Devleti olması yolunda büyük adımlar atan Nazarbayev, Astana’yı başkent yapmış, Kazakça’nın önemine vurgu yapmış ve Latin Alfabesi’ne geçilmesini sağlamıştır. Bunların yanı sıra dikkate şayan bir husus var ki o da Kazakistan’da istikrarı sağlayabilmiş olmasıdır. Elbette küçük çapta krizler olmuş fakat bu krizlerin büyümesi başarılı bir politika ile engellenmiştir. Kazakistan sadece kendi bünyesindeki krizleri değil aynı zamanda uluslararası alanda da çözüm üreten, uzlaştırıcı bir devlet profiline kavuşmuştur.

Esas meselelerden biri olan ve Nazarbayev’in de son konuşmalarında yer aldığı üzere, Kazakistan’ın yeni bir aşamaya geçtiği ve bu aşamaya geçişin manevi ve tarihi değerlere bağlı olarak gerçekleşeceğine değinmiştir. Nazarbayev’in, Avrupa-sentrik bir siyasetten ziyade Kazak milli bilincini oluşturacak bir politika üretme gayretinde olduğu görülmektedir.

Daha önce de bahsedildiği üzere istifa haberi sürpriz gibi gözükse de aslında çok ta sürpriz değildir. Aslında bu istifa kompleks nedenlere de dayanmamakta. Nisan 2020’de yapılacak olan cumhurbaşkanlığı seçiminden önce Nazarbayev istifa kararını almıştır. Bir uzman olarak bu konudaki şahsi kanaatim “Nazarbayev’den sonra Kazakistan’ın hali ne olacak?” sorusuna bir yanıttır bu istifa. Nazarbayev yeni seçime kadar kendinden sonra oluşacak bir siyasi sistemi kontrol bir şekilde devretme maksadındadır.

Geçtiğimiz Şubat ayında Kazakistan Anayasa Konseyi Nazarbayev’in isteği doğrultusunda “Cumhurbaşkanları kendi isteği doğrultusunda nasıl istifa edebilir?” sorusuna cevap aramıştı. Nazarbayev ekibi tarafından da “Anayasa Cumhurbaşkanı’nın gönüllü bir şekilde istifasını öngörüyor mu?” şeklinde bir soru sorulmuştu. Bu soruya karşılık olumlu cevap alınması bir hazırlığın göstergesiydi. Kurumsal yetkiler ve bazı meselelerde yapılan değişiklikler de yeni sisteme geçiş için zemin oluşturmuştur. Görünen o ki gerçekleştirilen bu faaliyetler planlar dahilinde işlemiştir. Nitekim Nazarbayev’den sonra gelecek aday da belliydi. Cumhurbaşkanı’nın görev süresi dolmadan istifa etmesi durumunda Kazakistan Anayasası’na göre yeni seçimler düzenlenene kadar geçici olarak Parlamento’nun üst kanadı olan Senato’nun Başkanı vekalet eder. Mevcut pozisyondaki isme baktığımız zaman ise Kassym Jomart Tokayev’i görmekteyiz.

Kassym Jomart Tokayev, Moskova Devlet Uluslararası İlişkiler Enstitüsü mezunudur. Uzun süre Kazakistan Dışişleri Bakanlığı görevini yapmıştır, yani bir nevi Kazakistan’ın dış politikasının mimarı olarak nitelendirebiliriz. Ayrıca Birlemiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-Moon’un yardımcısı olarak ta görev yapmıştır. Kısaca hem ulusal hem de uluslararası arenada tanınmış bir isimdir. Öte yandan anadili Kazakça’nın yanı sıra çok iyi derecede Rusça, Çince, İngilizce ve Fransızca bilen Tokayev, sahip olduğu bu vasıflarla Nazarbayev’in de gündeme getirdiği denge unsuru konusunda biçilmiş kaftandır. Ayrıca ismi çok yıpranmamış, toplum nazarında sevilen ve bilinen bir isimdir. Nazarbayev açıklamasında Tokayev ile bağımsızlığın ilk günlerinden beri beraber hareket ettiklerini ve sorumluluk sahibi bir kişi olduğunu belirterek övgülerde bulunmuştur. Alınan bu karar aslında Kazakistan’ın yeni bir döneme girdiğinin kanıtıdır ve bilinçli bir şekilde atılmış bir adımdır. Bu adımın arkasında Nazarbayev’in Tokayev’i önümüzdeki seçimlere kadar varisi olarak gördüğü anlaşılmaktadır. Nitekim birçok uluslararası ilişkiler uzmanı da benzer değerlendirmelerde bulunmaktadır. Tabii ki seçim sonrası bazı meseleler daha da netleşecektir.

Nazarbayev istifası ile bu bölgede yeni bir siyasi kültür ortaya koymuştur. Söz konusu bölgede istifa kültürünün pek olmadığı önyargısına birçok sahipti. Nitekim Nazarbayev hakkında da benzer fikirler mevcuttu. Nazarbayev ise bilge yönetici kişi olarak gösterdi ki milletinin kaderi, devletinin demokrasi yolunda ilerleyişi için gereken adımları atabilme kapasitesine sahip olduğunu göstermiştir. Nazarbayev’in adımı, dünya siyasetinde özellikle doğu siyasetinde de görülmektedir. Benzer şekilde Singapur lideri Lee Kuan Yew aynı politik davranışı göstermiştir.

Nazarbayev uzun dönem devleti yönetse de otoritesi, popülaritesi yüksekti ve seçimleri sürekli kazanıyordu. Bu inkar edilmez bir gerçekti. Fakat Nazarbayev’in istifa ederek attığı bu adım, kendisinin hem ülke içinde hem de ülke dışında ismini koruyarak ne kadar doğru ve yerinde bir karar aldığını görmekteyiz.

* Prof. Dr. Toğrul İsmayıl, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı'dır. 

** Fotoğraf: Hürriyet 


© 2009-2024 Avrasya İncelemeleri Merkezi (AVİM) Tüm Hakları Saklıdır

 



Henüz Yorum Yapılmamış.