AVRUPA KONSEYİ PARLAMENTER MECLİSİ AGİT MİNSK GRUBU’NA BOYUN EĞDİ
Yorum No : 2016 / 10
28.01.2016
5 dk okuma

26 Ocak 2016 tarihinde Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) Karabağ sorununa ilişkin iki karar tasarısını oylamıştır. “Azerbaycan’ın Sınır Bölgelerinde Yaşayan Halk Bilinçli Şekilde Sudan Mahrum Bırakılıyor” başlıklı karar tasarısı kabul edilirken, daha önce 4 Kasım 2015 tarihinde AKPM Siyasi İşler Komitesi tarafından kabul edilen “Yukarı Karabağ ve Azerbaycan’ın İşgal Edilmiş Diğer Topraklarında Şiddetin Tırmanması” başlıklı tasarı ise reddedilmiştir.[1]

AKPM’nin kabul ettiği “Azerbaycan’ın Sınır Bölgelerinde Yaşayan Halk Bilinçli Şekilde Sudan Mahrum Bırakılıyor” başlıklı kararda,[2] Ermenistan’ın Karabağ’daki saldırganlıklarından birisini, yani çevreyi (suyu) bir saldırı unsuru olarak kullanmasına dikkat çekilmektedir. Kararı, ayrıca, Karabağ ve çevresindeki Azeri toprakları üzerindeki Ermenistan işgalinin Azerbaycan vatandaşları için insani ve çevresel sorunlara neden olduğu belirtilmekte, “Ermeni silahlı güçlerinin söz konusu bölgeden çekilmesi” ve “Ermeni otoritelerinin su kaynaklarını bir taraf lehine siyasi etki veya baskı aracı olarak kullanmayı bırakması” istenmektedir.

Diğer yandan, AKPM “Yukarı Karabağ ve Azerbaycan’ın İşgal Edilmiş Diğer Topraklarında Şiddetin Tırmanması” başlıklı kararı[3] kabul etmeyerek çelişkili bir harekete imza atmıştır. 2005 yılında bu tasarıya benzer bir karar[4] alan AKPM’nin sözkonusu tasarıyı reddetmesi bir gerilemeye işaret etmektedir.

2005’deki kararın bir devamı niteliğindeki bu karar tasarısında Ermenistan’ın açık bir şekilde uluslararası hukuku çiğnediğine ve BM kararlarına aykırı hareket ettiğine dikkat çekilmekteydi. Ayrıca, Ermenistan’ın eylemlerinin Azerilere yönelik “korkunç bir kavram olan etnik temizliğe benzediği” belirtilmekte ve Ermenistan’ın “self-determination” (kendi kaderini tayin) ve bağımsız “Dağlık Karabağ Cumhuriyeti” tezleri reddedilmekteydi.

Tasarının 2005 kararından tek önemli farkı ise AGİT Minsk Grubu’na karşı eleştiriler içermesiydi. Tasarı, Misnk Grubu’nun Karabağ sorununu çözüme kavuşturmadaki beceriksizliğine dikkat çekmekte ve sorunun yaşayabilir bir çözümü için kendi önerilerini sunmaktaydı. Tabii, bu hususlar Minsk Grubu Eşbaşkanlarının hoşuna gitmemiştir.

Ermenistan AKPM raportörüne karşı asılsız suçlamalar yönelterek karar tasarını itibarsızlaştırmaya çalışmıştır. Ermenistan, ayrıca, kendisinin Karabağ’daki faaliyetlerine ilişkin gerçekleri ortaya koyan bu tasarıyı Ermeni karşıtı olarak lanse etmiştir. Ancak bunların Ermenilerin olağan tepkileri olduğundan bu suçlamaların AKPM’nin tasarıyı reddetme kararında etkili olmuş olması pek muhtemel değildir.

Öte yandan, AKPM’deki oylamanın yalnızca bir kaç gün öncesinde, 22 Ocak tarihinde AGİT Minsk Grubu Eşbaşkanları AKPM’ye etkilemek amacıyla ortak bir bildiri yayınlamıştır.[5] Eşbaşkanlar yayınladıkları bildiride Minsk Grubu’nun çözüm müzakereleri için kabul edilmiş tek formül olduğunu belirtmiş, AKPM’nin Grubun AGİT’ten aldığı yetkiye ters düşecek veya devam eden müzakereleri güçleştirecek adımlar atmamasını istemiştir. Fransa, ABD ve Rusya’dan (AGİT Minsk Grubu Eşbaşkan ülkeleri) üst düzey yetkililer de benzer açıklamalar yapmışlardır.

AKPM bu açıklamalar karşısında, kendiyle çelişme ve dolayısıyla itibarına zarar verme pahasına da olsa karar tasarısını reddetmiştir. Ancak buradaki dikkat çekici husus Minsk Grubu Eşbaşkanları’nın sorunun çözümüne ilişkin her türlü olumlu katkıya karşı olduğunun yaptıkları bu açıklamalarla daha da net ortaya çıkmasıdır.

Ermenistan’ın Karabağ ve çevresindeki Azeri topraklarını işgalinin üzerinden 24 yıl geçmiştir. Bunca zaman geçmesine rağmen Ermenistan’ın işgali halen sürmekte ve Karabağ’daki ihtilaf gitgide donmuş bir “ihtilaf haline” gelmektedir. 20 yılı aşkın bir süredir varolan Minsk Grubu’nun Eşbaşkanları başarısız yöntemleriyle Ermenistan’ın bölgedeki statükoyu koruma amacına hizmet etmektedir. Bu durum maalesef büyük Ermeni diasporalarına ev sahipliği yapan Fransa, Rusya ve ABD yönetimindeki Minsk Grubu’nun Ermenistan’ın çıkarlarını gözettiğine dair kuşkulara sebebiyet vermektedir.

Şimdiye kadar Karabağ sorunun çözümünde en ufak bir başarı elde edememiş AGİT Minsk Grubu Eşbaşkanları, AKPM’nin çözüme yönelik girişimini engellemekte başarılı olmuştur. Tüm bunlar uzun bir süredir Minsk Grubu’nun etkisizliğine ve adaletsizliğine dikkat çeken Azerbaycan’ı haklı çıkarmaktadır. Sonuç itibarıyla, sorunun adil ve kalıcı bir şekilde çözümü için yeni bir formül gereksinimi daha da belirgin hale gelmiştir.

 


[1] Ali Murat Taşkent, “Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi Siyasi İşler Komitesinin Onayladığı Karar Tasarısı”, AVİM, http://www.avim.org.tr/yorumnotlarduyurular/tr/AVRUPA-KONSEYI-PARLAMENTER-MECLISI-SIYASI-ISLER-KOMITESININ-ONAYLADIGI-KARAR-TASARISI-%E2%80%93-Ali-Murat-TASKENT/4298

[2] “Inhabitants of Frontier Regions of Azerbaijan Are Deliberately Deprived of Water”, PACE, http://assembly.coe.int/nw/xml/XRef/Xref-XML2HTML-en.asp?fileid=22429&lang=en

[3] “Escalation of Violence in Nagorno-Karabakh and the Other Occupied Territories of Azerbaijan”, PACE, http://assembly.coe.int/nw/xml/XRef/Xref-XML2HTML-en.asp?fileid=22255&lang=en

[4] “The Conflict over the Nagorno-Karabakh Region Dealt with by the OSCE Minsk Conference”, PACE, http://assembly.coe.int/nw/xml/XRef/Xref-XML2HTML-en.asp?fileid=17289&lang=en

[5] “Press Release by the Co-Chairs of the OSCE Minsk Group”, OSCE, http://www.osce.org/mg/217732

 


© 2009-2024 Avrasya İncelemeleri Merkezi (AVİM) Tüm Hakları Saklıdır

 



Henüz Yorum Yapılmamış.

Kaynaklar:

Analiz
Yorum
Blog
Rapor
Bülten