Paylaş :

PDF İndir :

AB Haber (25 Şubat 2018)

Avrupa Komisyonu İnsani Yardım ve Kriz Yönetimi Komiseri Christos Stylianides, Brüksel’den Kıbrıs Haber Ajansına verdiği özel röportajında “Spitzenkandidaten” süreci lehine, yani Komisyon Başkanlığı için merkezi siyasi adaylar ve aynı zamanda Avrupa Konseyi ve Komisyon Başkanlarının birleşmesi lehine bir tutum sergiledi. Komiser, 2019 Avrupa seçimlerine sadece 15 ay kala Başkan Juncker’in konuyla ilgili önerilerini resmen sunumu sonrası, Avrupa kurumlarının daha da geliştirilmesi tartışmasıyla ilgili olarak bu konudaki düşüncelerini dile getirdi.

Christos Stylianides iki yüksek görevin birleşmesinin AB’nin ulusal varlığına etkili bir şekilde katkıda bulunacağını dile getirerek Komisyonun çalışmalarına güçlü destek vereceğini, AB ile ilgili şüpheci iddiaları ve AB’nin felaket tellallığını çürüteceğini vurguladı. Aynı zamanda bir yandan kayıtsızlıktan doğan tehlikeler diğer yandan da vatandaşları uzaklaştıran bürokratik dilin kullanılması hakkında ikaz etti. Komiser Avrupa seçimlerine katılımın daha da artması amacıyla ulusal partilere Avrupa siyasi partilerle ilişkilerini daha da güçlendirme çağrısında bulundu.
Başkan seçimiyle ilgili Komisyonun sunduğu fikirlerin ve genel olarak kurumsal çerçevedeki değişikliklerin Avrupa vatandaşlarını nasıl ve niçin ilgilendirdiği sorusuna Komiser şu yanıtı verdi:

“Junker Komisyonun hedefi Avrupa’nın etkili olmasıdır. AB’nin Avrupa vatandaşlarının günlük ihtiyaçlarına yanıt verebilmesidir. Avrupa Birliği büyük konularda hırslı ve küçüklerde ise daha az müdahalecidir. “Kurumsal otizme” esir değil ama Avrupa vatandaşının günlük hayatını iyileştirecek elle tutulur önerilere bağlıdır”.

“Avrupa Komisyonun sunduğu fikirler, Avrupa vatandaşlarını doğrudan ilgilendirmektedir. Vatandaşların, kurumların ve kişilerin demokratik meşruiyetindeki rolü daha da güçlendirilmektedir. Vatandaş katılımıyla değişikliği getirebilir. Avrupa kurumlarında kendisini kimin temsil ettiğine karar verebilir. Özellikle Avrupa Komiseri Başkanlığı gibi kilit görevlerde”.

Özellikle 2017’de Birlikle ilgili konuşmasında Başkan Juncker başkan seçiminde çift durum önermişti: Konsey Başkanı ve Komisyon Başkanı. KHA bu önerinin amacının ne olduğunu sorması üzerine Christos Stylianides “bu öneriyle iki kurumun birleşmesine gerek kalmadan etkinliği artırılabilir. Aynı zamanda Avrupa Komiseri ile üye-devletlerarasında büyük farklılıklar olduğu düşüncesi de yok olur” yanıtı verdi.

“Çok defa Brüksel’deki bürokratların kararlarının Komisyon tarafından Üye-Devletlere dayatıldığından şikâyet ediliyor. Ama gerçek farklıdır. Çünkü üç kurum da (Konsey, Avrupa Komisyonu ve Avrupa Parlamentosu) birlikte karar almaktadır”.

Bu önerinin mevcut sisteme kıyasla daha avantajlı olup olmadığıyla veya bunun güçlü bir başkanlığa mı neden olacağı sorusuna Komiser “ortak bir Başkan Komisyonun ve Konseyin “çift doğasını” içererek daha da güçlendirecek. Tek bir başkan her iki kurumu da uluslararası toplantılar ve örgütlerde daha iyi temsil edebilir” diye cevap verdi.
“Tüm bunlar “daha büyük güce sahip bir başkana” götürmez. Tam tersine daha önemli sorumluluklar verir”.

“Şahsen ben kritik anlardan Avrupa’da kimlerle konuşacağını aradıklarını söyleyen “iyi niyetlileri” bir daha duymak istemiyorum.

Başkan Juncker’in son basın açıklamasında canla başla desteklediği Komisyon başkanı seçiminde “Spitzenkandidaten” sürecini değerlendirmesi istenilen Stylianides: “başkanın Avrupa vatandaşları tarafından ilk defa seçiminde projenin başarılı olduğu görüldü. Güçlü bir siyasi baş olan Jean-Claude Juncker’i seçtik ve Kasım 2014’den beri büyük zorlukları siyasi bir yolla yöneterek ortak Avrupa geleceğine çıkış yolu veren bir siyasi heyet oluşturmayı başardı”.

“Spitzenkandidaten” fikrinin “siyasi heyet” oluşturulması için gerekli şartları oluşturup oluşturmadığıyla sorusuyla ilgili olarak Komiser “genel değerlendirmeye göre tüm eksiklere ve engellere rağmen bugüne kadar bunu başardık” yanıt verdi.

“Avrupa fikrinin kötü habercileri ve retçilerinin Avrupa’nın Brexit, ekonomik ve göçmen krizi nedeniyle çökeceğini öngördüklerini ve popülistlerin herhangi bir Avrupa fikrinden kuşku duyduklarını size hatırlatmak istiyorum”.

“Ancak olaylar ve bir dizi seçimler onları yalancı çıkarttı. Bu da Juncker grubunun eski başbakanlar, eski bakanlardan oluşan net bir siyasi heyet olmasından kaynaklanıyor”.
“Siyasi heyetin teknokrat bir heyetin diğer yüzü olmadığı ama tam tersine Avrupa Birliği gibi bir siyasi örgütün gerekliliği olduğu ortaya çıktı. Tabi büyük zorluklar önümüzde olmaya devam ediyor ve rahatlamamıza fırsat vermiyor”.

“Spitzenkandidaten” sürecinin devam etmesi gerektiğine inanıyorum. Eğer Avrupa siyasi partiler erken ilerlerse Avrupa vatandaşlarının net bir görüntüye sahip olmaları için adayların seçimi 2018 sonundan önce gerçekleşebilir.

“Bu arada ulusal partiler Avrupa siyasi partilerle ilişkilerini daha da güçlendirebilirler. Bu da önümüzdeki Avrupa seçimlerinde gerçek bir Avrupa oluşturulmasına ve Avrupa Parlamentosu üyelerinin seçimindeki sınırların kaldırılmasına yardımcı olabilir. Hedefimiz Avrupa seçimlerine vatandaşların katılımının artmasıdır”.

Vatandaşlarla Avrupa kurumları arasındaki farkların hala var olmaya devam edip etmediği eğer varsa bunlar arasında nasıl köprüler kurulabileceği sorusuna Komiser: “gerçekten de Avrupa kurumların vatandaşlara daha çok yaklaşması gerektiğini defalarca tekrarladım. Gerçekte var olan farklılıklar arasında köprüler kurmalıyız”.

“Sadece bu şekilde Avrupa fikirlerini reddedenleri göğüsleyebileceğiz. Avrupa Birliği toplu olarak, vatandaşlarına sade ve anlaşılabilir bir dille konuşmalıdır”.

“Vatandaşlarla iletişim konusunda sorunlar olduğunu kabul etmeliyiz. Ve ne yazık ki vatandaşlar kurumları çok defa toplumdan uzak bir bürokratlar grubu olarak görüyorlar”.

” Zihniyet ve bürokratik dil ne yazı ki vatandaşlarla kurumlar arasında duvarlar oluşturuyor. Ama Birlik bu değildi. Juncker Komisyonu bunun laf ve bürokratik belgeler olmadığını çok defa ispat etti”.
“Bunun yanı sıra benim tüm meslektaşlarım tarafından oy birliğiyle kabul edilen oluşturulması yönündeki girişimim, Avrupa vatandaşlarının güvenlik ve kriz anında Avrupa dayanışmasının kendisini koruduğu duygusunu pratik açıdan güçlendirmektedir”.

Vatandaşlarla diyaloğun nasıl güçlendirilebileceği sorusuna Stylianides şöyle yanıt verdi: “ilkeleriyle iletişim kurmak için Juncker Komisyonu Vatandaşlar ile diyalog kurumunu güçlendirdi. Avrupalı vatandaşlarla doğrudan ve içten bir iletişim ve diyalog için bugüne kadar yüzlerce etkinlik gerçekleştirildi ve sosyal ağlar ve internet aracılığıyla ulaşım sağlandı. Amacımız bu başarılı kurumu devam ettirmek ve güçlendirmektir”.

“Avrupa vatandaşların Avrupa kurumlarının kendilerine ait bir şey olarak hissetmeleri çok önemli.

Bu bugün daha da kritiktir çünkü Avrupa fikirlerini retçileri sorunlardan ve eksiklerden yararlanarak ortak Avrupa geleceğine ait ortak vizyonumuzu zayıflatmaya çalıyorlar”.

“Avrupa projesinin sadece elit grubu ilgilendirdiği izleniminin yok edilmesi gerekiyor. Avrupa projesi tüm Avrupa vatandaşlarının gelecekteki günlük yaşamını ve ihtiyaçlarını ilgilendirir”.